headerLogo2b-18pt-myriadpro

Tanrı'yla Esenlik Dolu Bir İlişki Mümkün mü?

 

04 image10997 heart love cross one cross long 45İsa Mesih’in bu dünyaya gelişinin nedenlerinden biri Tanrı’nın bize karşı değil, bizden yana olduğunu göstermekti. İsa’da Tanrı’nın bize olan sevgisi açıklanmıştır. Tanrı bizleri sever ve Kutsal Kitap Yaratıcımız’ın bizlerle kişisel ilişki istediğini doğrular:

“Böylelikle, "İbrahim Tanrı'ya iman etti, böylece aklanmış sayıldı" diyen Kutsal Yazı yerine gelmiş oldu. İbrahim'e de Tanrı'nın dostu dendi.”  (Yakup 2:23, İncil)

“RAB Musa'yla iki arkadaş gibi yüz yüze konuşurdu.”  (Çıkış 33:11, Eski Antlaşma)

Tanrı sizinle de bir ilişki kurup sizin de “dostunuz” olur. İsa’nın sözlerine kulak verin:

“Artık size kul demiyorum... size dost dedim.”  (Yuhanna 15:15, İncil)

Nitekim, Kutsal Kitap’ta İsa’nın ikiniz arasındaki bozulmuş ilişkiyi onarmak için nihai bedeli ödediğini okuyoruz. Buradaki sorun bizim günahlı oluşumuzdur. Tanrı bu soruna sevgiyle bakıp sorunu çözmeye çalıştığı için şükredin.

“Hiç kimsede, insanın, dostları uğruna canını vermesinden daha büyük bir sevgi yoktur.”  (Yuhanna 15:13, İncil)

Tanrı sizinle kişisel bir ilişki istediği halde, Kutsal Kitap bizlere, Tanrı’nın günahı iğrenç bulduğunu açıkça gösteriyor. Bunun nedeni O’nun günahsız ve kutsal oluşudur. İşlediğiniz milyonuncu günah artık Tanrı’nın dayanamayıp sizinle paydaşlığını bozmasına neden olmuyor. Bunun nedeni ilk günahınızdır. İlk günahınızı işlediğiniz an Tanrı’nın size sırtını döndüğü andır. Neden? Artık sizi sevmiyor muydu? Hayır, nedeni bu değil. Bakalım, Kutsal Kitap’taki bu iki bölümden nedenini çıkarabilecek misiniz:

“Kötüye bakamayacak kadar saftır gözlerin.” (Habakkuk 1:13, Eski Antlaşma)

“Bakın, RAB'bin eli kurtaramayacak kadar kısa, kulağı duyamayacak kadar sağır değildir. Ama suçlarınız sizi Tanrınız'dan ayırdı. Günahlarınızdan ötürü O'nun yüzünü göremez, sesinizi işittiremez oldunuz.” (Yeşaya 59:1-2, Eski Antlaşma)

05 calling out jpg 45Bizimle Tanrı arasındaki büyük uçurum, insanla veya insanın yapabileceği herhangi bir şeyle kapatılamaz. Kendi çabalarımızla Tanrı’ya yaklaşmaya çalışabiliriz, fakat bunda başarısız oluruz. Arkadaşlarınıza, öldüklerinde cennete gideceklerini bilip bilmediklerini sorun. Bilmiyorlar. Gideceklerini umut ediyorlar ama bunu umut etmeyen kimse var mı? Arkadaşlarınızın verdiği yanıtlar Tanrı’yla bir ilişkileri olmadığını gösteriyor. Günahlarının sonucu olarak Tanrı’yla aralarına ayrılık giriyorsa nasıl Tanrı’yla kişisel bir ilişkiye sahip olabilirler? İnsanın günah için ödediği bedelin Tanrı’yla arasına ayrılık girmesi olduğunu kim söyledi? Tanrı. Tanrı insan olmadığına göre yalan söylemez. Bu ayetin ilk kısmına dikkat edin:

“Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı'nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa'da sonsuz yaşamdır.” (Romalılar 6:23, İncil) 

Tanrı bu ölüm cezasının iki yönü olduğunu söyledi. Biri fiziksel, diğeri ise ruhsal. Fiziksel ölüm, insanın canı bedeninden ayrıldığında gerçekleşir. Ölümün ruhsal yanı ise kanımca, en korkunç yanıdır. Günah işlediğimizde canlarımız anında Tanrı’dan ayrı düşer. Ruhsal ölüm gerçekleşir. Neden? Tanrı huzurunda günaha izin vermez. Asla! Tanrı’nın iyiliği ve paklığı Kutsal Yazılar’da tekrar tekrar vurgulanmıştır:

“Çünkü sen kötülükten hoşlanan Tanrı değilsin. Kötülük senin yanında barınmaz.” (Mezmur 5:4, İncil)

“Tanrı ışıktır. O'nda hiç karanlık yoktur.”  (1.Yuhanna 1:5, İncil)

“Doğrulukla fesadın ne ortaklığı, ışıkla karanlığın ne paydaşlığı olabilir?”  (2.Korintliler 6:14, İncil)

“Ayartılan kişi, "Tanrı beni ayartıyor" demesin. Çünkü Tanrı kötülükle ayartılmadığı gibi kendisi de kimseyi ayartmaz.”  (Yakup 1:13, İncil)

06 image9701 look up 45Şu anda Tanrı sizin için uzak ve bilinemezmiş gibi görünüyorsa, bunun nedeni bu bozuk ilişkidir. Fiziksel olarak ölmediniz ama ruhsal olarak öldünüz. Günahınızın fiziksel bedelini henüz ödemediniz ama ruhsal bedelini ödediniz. Bu bütün insanlar için geçerlidir. Tanrı bizim adımıza müdahale etmediği sürece, sonsuzluğu Tanrı’dan ayrı olarak geçirmek zorunda kalırız. Bu dünyadan Tanrı’dan ayrı düşmüş olarak ayrılıp aynı korkunç durumda sonsuza dek devam ederdik. Cennete gitmemiz söz konusu olamazdı. Tanrı, huzurunda, cennette, sonsuz evinde, günaha izin veremez. Yaşamlarımızın Tanrı’yla esenlik dolu ilişki içinde olmasının, Tanrı’yla barışmamızın tek yolu, Tanrı’nın huzurunda günahlarımızın bedeli ödenmiş olarak durmaktır. Eski Antlaşma’daki bu ayet bunun nasıl olabileceğini anlamamıza yardımcı olur:

“Çünkü canlılara yaşam veren kandır. Ben onu size... kendinizi günahtan bağışlatmanız için verdim. Kan yaşam karşılığı günah bağışlatır.” (Levililer 17:11)

Bu ayrılık Tanrı’nın söylediği şekilde gerçekleştiyse, bu uçurumu nasıl kapatabiliriz? Biz bunu yapamayız ama Tanrı yapabilir.