headerLogo2b-18pt-myriadpro

İSA'NIN İKİLİ DOĞASI 2- Tüm Zamanların En Büyük Mucizesi

13 mountain high blue 45İki ayrı doğaya sahip olmak, eşsiz İsa kişisinin hem insani hem de ilahi özellikler sergilemesini olanaklı hale getirir. İnsan kişiliğimizin iki dizi özelliklere sahip olmasıyla arasında bir paralellik kurarak bunu açıklayabiliriz. Örneğin, bedeniyle ilgili olarak bir kişinin uzun ve sağlıklı olduğunu söyleyebiliriz. Öte yandan, içsel varlıklarıyla ilgili olarak aynı kişinin bilge, iyi ve nazik olduğunu söyleyebiliriz.

İlahiyatla ilgili bu konuda her şeyi mükemmel bir şekilde açıklamamız mümkün mü? İsa’nın gerçek kimliği konusunda belirli şeyleri doğrulayarak ve başkalarının aksini kanıtlayarak, gerçeği daha küçük boyutlarda ifade edebiliriz ama İsa’nın kişiliğinin birliğinin tam doğasını hiçbir zaman tam olarak ifade edemeyiz.

Ne öğrendik? İsa’nın tanrılığının eksiksizliğini veya insanlığının eksiksizliğini inkar etmememiz gerektiğini öğrendik. Doğalarının ikisinden de ödün vermemeliyiz veya ne Tanrı ne de insan olan, başka üçüncü bir varlıkmış gibi düşünmemeliyiz. İsa tamamıyla Tanrı’dır. “Çünkü Tanrılığın bütün doluluğu bedence Mesih'te bulunuyor.” (Koloseliler 2:9, İncil). Aynı zamanda, İsa gerçekten ve tam olarak bir insandı; mükemmel bir insan bedeni ve canına sahipti. Yeni Antlaşma’da Ondan sık sık insan olarak söz ediliyor. Fakat bu aynı zamanda ilahi olmadığını kanıtlamıyor- aynı şekilde Tanrı denmesi de, insan olmadığını kanıtlamıyor. “Büyük atalar onların atalarıdır. Mesih de bedence onlardandır. O her şeyin üzerinde hüküm süren, sonsuza dek övülecek Tanrı'dır! Amin.” (Romalılar 9:5, İncil)

Tamamıyla Tanrı ve tamamıyla insan olsa da, yine de bir kişidir. Beden almanın gizemi budur. Ne büyük bir gizem!

NOT: Yazımın başlarında, İncil’den “Söz, insan olup aramızda yaşadı” ayetini alıntıladıktan sonra şunu söylemiştim: Herhangi birinin, herhangi bir konu hakkında söylediğini duyduğunuz en şok edici sözün bu olması gerektiğini söylemiştim. Yazının sonunda bu gerçek hakkında birkaç açıklama yapacağıma söz vermiştim.

14 image12287 blood jesus atonement salvation 45‘Tanrı (sonsuz Söz) insan oldu’ Tanrı’nın insan olmadığı bir zaman olduğunu ima ediyor, öyle değil mi? Bu doğru. Tanrı ancak İsa kişisinde geldiğinde insanlığa büründü. Bunu yapmaktaki amacı neydi? Günahlarımız için ölmek. Bedeli ödeyerek, günahlarımızın bizimle kendisi arasında oluşturduğu engeli ortadan kaldırmak. “Çünkü günahın ücreti ölüm, Tanrı'nın armağanı ise Rabbimiz Mesih İsa'da sonsuz yaşamdır.” (Romalılar 6:23, İncil). Kurbanın kazandıracakları sayesinde biz sonsuz yaşama- cennette yaşanabilen türde sonsuz yaşama- sahip olabilelim diye öldü.

‘Tanrı insan oldu’ demek, Tanrı insan olduğu için artık daha az ilahi olduğu anlamına gelmez. Her zaman olduğu gibi tamamıyla Tanrı’dır. Nasıl Tanrı olmasın ki?!!! Bir zamanlar tamamıyla Tanrı, şimdi ise sadece yarı Tanrı değildir. İsa tamamıyla Tanrı ve tamamıyla insandır. Eminim hatırlayacaksınız, bu dizide bazı ayetlere derinlemesine bakıp Söz’ün (İsa) beden aldığını görmüştük. Büyüleyici değil mi, özellikle de, beden almadan önce Söz’ün durumunu düşündüğümüzde:

“Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı. Başlangıçta O, Tanrı'yla birlikteydi. Her şey O'nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O'nsuz olmadı. Yaşam O'ndaydı ve yaşam insanların ışığıydı. Söz, insan olup aramızda yaşadı.” (Yuhanna 1:1-4, 14, İncil)

Hıristiyanlar İsa’yı tanrılaştırmaya mı çalıştılar? Hayır, gerçek şu ki Tanrı insan oldu ve bunu yaparak iki farklı doğayı üzerine aldı: İlahi ve insani doğa. Bu süreç içinde Tanrı’nın ilahi doğası değişmedi. İsa Üçlü Birliğin ikinci kişisi, sonsuz Tanrı Oğlu’dur. “Oğul, Tanrı yüceliğinin parıltısı, O'nun varlığının öz görünümüdür. Güçlü sözüyle her şeyi devam ettirir.” (İbraniler 1:3, İncil)

Yazıda okuduğunuz gibi İsa’nın iki doğası, yeni bir doğa oluşturacak biçimde ‘karıştırılmamıştır.’ Ayrılar fakat İsa kişisinde tek birlik olarak hareket ediyorlar. Öğrendiğimiz gibi buna İsa’nın kişiliğinin birliği deniyor.

15 image10460 earth 45Beden alma sözcükleri Kutsal Kitap’ta geçmiyor. ‘Etle örtülmek’ anlamına gelen Latince iki kelimeden geliyor. İlahiyattaki tek kullanımı, Tanrı Oğlu’nun insan bedeni aldığı o lütufkar, gönüllü işle ilgilidir. Hıristiyan doktrininde beden alma, kısaca söylemek gerekirse, sonsuz Tanrı Oğlu, Rab İsa Mesih’in, insan olmasıdır. Evrenin tarihindeki en önemli olaylardan biridir. Buna paralel olabilecek başka bir olay yoktur.

Elçi Pavlus şöyle yazıyor, “Kuşkusuz Tanrı yolunun sırrı büyüktür. O, bedende göründü.” (1.Timoteos 3:16, İncil). Birçokları Tanrı’nın yollarının gerçekten de gizemli olduğunu ikrar ederler. O zaman, İsa Mesih’in beden almasının, insanın doğal kavrama ve anlayışının ötesinde olması normal değil mi? Tanrı’nın, Oğul kişisinde kendisini insan ırkıyla tamamıyla özdeşleştirmesi kuşkusuz çok önemli bir gerçektir. Fakat bunu, Söz’ünde açıkça ortaya koyduğu nedenlerden ötürü yapmıştır.

Tanrı’nın İnsan Olma Gerçeği ve Yöntemi

Bu nedenleri incelemeden önce, daha başında Beden Alma ve İsa’nın Bakireden Doğumu arasındaki ayrımı yapmamız yerinde olacaktır. Kutsal Yazı öğrencileri zaman zaman bu iki gerçeği birbirine karıştırmaktadır. Tanrı Oğlu’nun beden alması, Tanrı’nın insan olmasıdır. Bakireden Doğum ise, Oğul Tanrı’nın insan olma yöntemidir.

Bu iki gerçek birbirinden ayrı ve farklı da olsa, birbiriyle yakından ilgilidir ve birbirine destek olmaktadır. İsa Mesih bakireden doğmamış olsaydı, o zaman, beden almış Tanrı olmazdı ve bu nedenle Adem’in her çocuğu gibi aynı günahkar doğaya sahip olurdu. İsa Mesih bakireden doğmuş olmasaydı, o zaman melek Cebrail bu duyuruyu yapmazdı: