headerLogo2b-18pt-myriadpro

Katolik Kilisesi’nin Gerçekle İlgili Yetkili Kaynağı Nedir? Bunu Size Kim Söyledi?

Duamdasınız

51 image2192 gift 45Katolik Kilisesi’yle ilgili olarak dikkatinizi çektiğim bu konu ufak tefek bir konu değildir. Ben, kişisel olarak, hayatımın çoğu kısmı boyunca gerçek Hıristiyanlığı reddettim. Neden mi? Çünkü Katolik doktrinlerin Kutsal Yazılar’a uygun olduğunu düşündüm. İnanç sistemi ve Kutsal Kitap arasındaki farkın büyüklüğünü fark etmedim. Gerçeği görmek için İncil’i okumamıştım. Duam benim hatamdan öğrenmeniz ve benim yaptığımı yapmamanızdır.

Size bir armağan sunulduğunda kaç kez uzanıp almanız gerekir? Bir kez. Tanrı’nın sunduğu bu armağanı kabul ettiğiniz anda cenneti miras edinirsiniz.

“Oysa Mesih, kendisini bir kez kurban ederek günahı ortadan kaldırmak için çağların sonunda ortaya çıkmıştır. Bir kez ölmek, sonra da yargılanmak nasıl insanların kaderiyse, Mesih de birçoklarının günahlarını yüklenmek için bir kez kurban edildi. İkinci kez, günah yüklenmek için değil, kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir.” (İbraniler 9: 26-28)

“Nitekim Mesih de bizleri Tanrı'ya ulaştırmak amacıyla doğru kişi olarak doğru olmayanlar için günah sunusu olarak ilk ve son kez öldü.” (1.Petrus 3:18)

Kutsal Kitap bize bir defanın yeterli olduğunu söylüyor!

Daha önce Katolikler’in Kutsal Kitap’a inandıklarını söylediklerinden söz etmiştim. Soru, “Kutsal Kitap’a inanıyor musunuz?” değildir. Daha doğru olan soru, “Kutsal Kitap, gerçeğe ilişkin tek yetkili kaynağınız mı?” sorusudur. Aynı şekilde, Katolik olan birine İsa’nın kendileri için öldüğüne inanıp inanmadığını sormak yeterli değildir. Gerçek ancak şu soruyu sorduğunuzda ortaya çıkar, “Cennette sonsuz yaşam armağanını almanız için İsa’nın sizin için kaç kez ölmesi gerekir?” Kutsal Kitap bize bir defanın yeterli olduğunu söylüyor. Oysa, ortalama bir Katolik yaşamı boyunca İsa’nın sunu olarak sunulduğu kilisesinde 3.000’den fazla ayine katılır. İncil bunun 2.999 kez fazladan yapıldığını söylüyor.

“Şöyle ki Tanrı, insanların suçlarını saymayarak dünyayı Mesih'te kendisiyle barıştırdı.” (2. Korintliler 5:19)

52 image11365 praise worship arms open wide 45Tanrı bizlere İncil’de İsa’nın ilk ve son kez öldüğünü söylediğinde, bu, böyle bir olayın tekrar gerçekleşmeyeceği anlamını taşır. Asla olmayacak. Türkiye, İtalya, Brezilya veya başka bir yerde herhangi bir Katolik Kilisesi’nde olmayacak. Katolikler için iyi haber, Tanrı’nın İsa’nın tek sunusunun günahımızı ortadan kaldırmak için yeterli olduğunu İncil’de açıklamış olmasıdır. Başka sunu olmayacak. Ölen, gömülen ve üçüncü günde ölümden dirilen yaşayan Kurtarıcı, tamamladığı işine güvenen herkesi Tanrı’ya getirebilir. “Nitekim Mesih de bizleri Tanrı'ya ulaştırmak amacıyla doğru kişi olarak doğru olmayanlar için günah sunusu olarak ilk ve son kez öldü.” (1.Petrus 3:18) 

Tanrı’nın huzurunda kusursuz olarak durmak ister misiniz? Tanrı’nın size baktığı ve dünyadaki herhangi bir röntgen makinasından daha ince eleyip sık dokuyan bir şekilde sizi incelediği fakat sizi suçlayacak hiçbir hata göremediği bir durumda olmak ister misiniz? Böyle bir hayali kim gerçekleştirebilir? Tanrı bunu yapabilir ve yapabildiği gibi bunu yapmaya isteklidir!

“Kurtarıcımız tek Tanrı, sizi düşmekten alıkoyacak, büyük sevinç içinde lekesiz olarak yüce huzuruna çıkaracak güçtedir. Yücelik, ululuk, güç ve yetki Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla bütün çağlardan önce, şimdi ve bütün çağlar boyunca Tanrı'nın olsun! Amin.” (Yahuda 1:24-25)

Peki bu nasıl oluyor? Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla. Tütsüyle değil veya yanan mumlarla değil, özel giysilerle ve papaların veya gözetmenlerin öğretişleriyle değil. Dinsel törenleri ve gelenekleri uygulayarak değil. İsa’nın ilk ve son kez yapmaya geldiği şeye imanla... “Mesih, kendisini bir kez kurban ederek günahı ortadan kaldırmak için çağların sonunda ortaya çıkmıştır.” (İbraniler 9:26)

Uyanık Olun

54 image11366 think examine long text gray 45Babamın anne babasının üyesi olduğu tarikattan söz ettiğimi hatırlıyor musunuz? Tarikatın Kutsal Kitap’taki her terimi yeniden tanımlayan dev metafizik sözlüğünden söz etmiştim. Bu yazıdan herhangi bir şey hatırlayacaksanız lütfen bunu hatırlayın. Katolik Kilisesi aynı suçu işledi. İncil’in sözlerini alıp terminolojiyi yeniden tanımladılar. Hata, cilalı gerçek gibi sunulduğundan en aldatıcı şeklini alır. Aldanmayın. Katolik Kilisesi’nin öğretikleri, İncil’in terminolojisini kullandıkları için Hıristiyan gerçekleri gibi görünüyor. Fakat, Hıristiyan öğretiş değildir.

(1)  Katolik Kilisesi’nin lütuf hakkında söylediklerini örnek olarak alın. Lütuf, kontrolü rahip ve papalarının elinde olan bir musluk gibidir. Musluk, yaptığın iyi işler ve katıldığın kutsal törenlere göre açılır. İnsan, giderek artan bir şekilde doğruluk kazanır. Ancak Tanrı günahı bağışlayabilir fakat Tanrı’nın iradesi bunun Katolik Kilise aracılığıyla yapılmasıydı. (Katolik Kilisesi Katekizmi, paragraf 85, 88, 1441-1445.)

“Aklayan imanın, Mesih sayesinde günahları bağışlayan ilahi merhamete güvenden başka bir şey değildir dersen veya sadece güvenerek aklandığımızı söylersen, afaroz edilirsin.” (Trent Konsülü, 6. toplantı, Aklanmaya İlişkin Hüküm, Kanon 12). 

Kutsal Kitap bu konuda ne diyor?

“İnsanlar İsa Mesih'te olan kurtuluşla, Tanrı'nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar. (Romalılar 3:24, İncil). Lütuf, kontrolü rahip ve papalarının elinde olan bir musluk gibi değildir! Onu satın almamız, kazanmamız veya dinsel eylemlerimize bağlı olarak üzerinde hak iddia etmemiz mümkün değil. Karşılıksız, hak edilmeyen bir armağandır. Yasaya itaatimiz veya herhangi bir din yetkilisinin bizlerden beklediği iyi eylemlerle hak edilemez! Herhangi bir kimse, Tanrı’nın lütfunun hak edilmeyen iyiliğini kendi için kazanabilir mi? Lütuf zaten kendi tanımı gereği hak edilmeyen iyilik demektir. Hak edilmeyeni hak edemezsiniz. Ayrıca, eylemler veya yapılan dinsel uygulamalarla lütfu kazanabileceğinizi söylemek lütfun anlamını yanlış anlamaktır. Tanrı’nın, elçi Pavlus’a, aklananlarla ilgili esinlediği sözcük ‘karşılıksız’ sözcüğüydü.

"Eğer bu, lütufla olmuşsa, iyi işlerle olmamış demektir. Yoksa lütuf artık lütuf olmaktan çıkar! (Romalılar 11:6, İncil)