headerLogo2b-18pt-myriadpro

Katolik Kilisesi’nin Tarihi Hakkında Neyi Bilmem Gerekiyor?

13 image4535 history civilization 45Hıristiyanlık tarihinin ilk 280 yılı boyunca Hıristiyanlık Roma İmparatorluğu’nda yasaklanmıştı ve Hıristiyanlar korkunç bir zulüm görmüştü. Sonra tarihin akışı değişti. Daha önce Sol İnviktus, Güneş Tanrısına tapan İmparator Konstantin savaş alanındaki zaferlerinden birini Hıristiyanlar’ın tanrısına borçlu olduğunu açıkladı. Konstantin Hıristiyan davasını desteklemeye karar verdi ve bunu ilerletmek için imparatorluk politikası benimsedi. Konstantin’in sadece politik amaçlar nedeniyle Hıristiyanlığa geçtiğine ilişkin iddialar öne sürülmüştür. Emin olabileceğimiz tek şey aniden ortaya çıkan siyasal iyiliğin, para ve gücün, tünelde hiç kimseye hiçbir zaman yararının dokunmadığıdır -en azından ruhsal olarak. Gerçek Hıristiyan inancı için sonsuz değeri olan bir katkısı olmamıştır. “Çünkü her türlü kötülüğün bir kökü de para sevgisidir. Kimileri zengin olma hevesiyle imandan saptılar, kendi kendilerine çok acı çektirdiler.”  (1.Timoteos 6:10, İncil)

Konstantin Gerçekten İsa’ya İman Eden Bir Kişi Miydi?

Din özgürlüğüyle ilgili bu açıklama Hıristiyan kilisesi için pek çok olumlu değişikliği de beraberinde getirmiştir. Bu acımasız zulümlerden sonra hoş karşılanan bir dönüm noktası oldu. Roma İmparatoru putperest standartlarına göre tanrı olarak görüldüğü için ve yaşamı boyunca “Pontifeks Maksimus,” (putperest devlet dininin baş kahini) ünvanına sahip olduğu için Konstantin kilisede de en yüksek liderlik pozisyonuna sahip olmasının yerinde olacağına karar verdi. Sonra seküler görevlilerin pek çoğunu kilisede lider olmak üzere yetkilendirdi! İşte size körün köre kılavuzluk etmesine bir örnek!

İmparator Konstantin İ.S. 3 Temmuz 321 tarihinde tüm Roma İmparatorluğu’nda Pazar gününü tatil günü olarak ilan etti. Yahudiler Şabat Günü’nü Cumartesi günleri kutlamaya devam ettiler fakat Konstantin, Hıristiyanlığı kabul ettiği halde Roma güneş tanrısına tapınmaya devam etti!

Beş yıl sonra, tahta çıkışının 20. yılını kutlamak için Roma’ya giderken büyük oğlu Krispus Sezar’ı öldürdü. Fazla popüler olmaya başlamıştı. İkinci eşi Fausta, ilk eşinden olan oğlunu ortadan kaldırması için kendisini ikna etmişti. Daha sonra aynı yıl Fausta’yı banyoda boğdurdu. Konstantin İsa’ya gerçekten iman eden biri miydi? Tekrar düşünün. Ben bu konuda düşünürken aklıma İncil’deki şu ayetler geliyor:

14 prayer the prayer spacefarmer1 45“Birbirinize karşı iyi yürekli, şefkatli olun. Tanrı sizi Mesih'te bağışladığı gibi, siz de birbirinizi bağışlayın. Bunun için, sevgili çocukları olarak Tanrı'yı örnek alın. Mesih bizi nasıl sevdiyse ve bizim için kendisini güzel kokulu bir sunu ve kurban olarak nasıl Tanrı'ya sunduysa, siz de öylece sevgi yolunda yürüyün.”  (Efesliler 4:32-5:2, İncil)

Yanılmış olabilirim. İmparator Konstantin’i cennette görebilirim ve umarım görürüm.  Fakat Rab İsa’yla bağışlandığı bir görüşmesi olduğundan kuşkuluyum. İsa Mesih’in çektiği acılar ve yaptıklarına dayanarak Tanrı’nın kendisini bağışladığı gerçeği değiştirilmiş miydi? Herhangi bir şekilde kazanılmadan karşılıksız bir şekilde bağışlanmanın nasıl bir şey olduğunu biliyor muydu? Bu nedenle, bağışlanmayı hak etmeyenleri aynı şekilde bağışlar mı? Kendi günahlarının sayısız oldukları halde bağışlandığını bilerek karşılıksız bir şekilde başkalarını bağışlar mıydı? Konstantin hakkında okuduklarıma dayanarak bunu söylemem zor.

Kendisi veya kilisede liderlik konumlarına getirdiği kişiler İncil’de tarif edildiği şekliyle bu konumlar için gereken niteliklere sahip miydi? Maalesef sahip değillerdi.  Yine bu dizide bulunan 'Katolik Kilisesi’nin gerçekle ilgili yetkili kaynağı nedir? Bunu size kim söyledi?' adlı yazıyı okumanızı önereceğim. Yazının ortalarına bakarsanız gerekli niteliklerin sıralandığı bölüme gelirsiniz. 

Ardarda Yapılan Hatalar

İlk kilise tarihi hakkında okuduklarıma göre Konstantin Hıristiyanlığı ‘yasallaştırdı’ çünkü Hıristiyan dinini Roma İmparatorluğu’nu birleştirebilecek bir unsur olarak gördü. Konstantin’in yönetimi altında çalışan sözde Hıristiyan gözetmenler İmparatorluk danışmanları olarak resmi görevlere getirildiler. Sözde Hıristiyan rahiplerine vergi muafiyeti getirildi ve yeni kiliseler yapılması ve kiliselerin onarılması için İmparatorluk hazinesinden para bağışlandı. Hıristiyan kilisesi açısından bunlar olumlu gelişmeler olarak görünebilirdi fakat sonuçları olumlu olmaktan çok uzaktı.

15 image4588 45Tıpkı Konstantin’in Hıristiyan imanını tamamıyla kabul etmeyip çoğu putperest inanç ve uygulamalarına devam etmesi gibi Konstantin’in desteklediği Hıristiyan kilisesi de gerçek Hıristiyanlık ve Roma putperestliğinin bir karışımıydı. Roma İmparatorluğu’nun bu kadar geniş ve çeşitlilik sahibi olduğunu göz önünde bulundurarak herkesin Hıristiyanlığı benimsemek için kendi inancını bırakmayı kabul etmeyeceğini gördü. Böylece Konstantin, putperest inançların ‘Hıristiyanlaştırılmasına’ izin verdi ve hatta bunu teşvik etti. Daha sonra bu yeni inançlar ve doktrinler giderek artan bir şekilde gelenek ve putperest inançların garip bir birleşimi haline geldi. Karanlık tünelin bu noktasında Katolik Kilisesi’nin biçim almaya başladığını görüyoruz. Tamamıyla putperest ve son derece Kutsal Kitap’a uymayan inançlara ‘Hıristiyan’ kimlikler kazandırılıyordu. Bunun bazı açık örnekleri şöyle sıralanabilir: