headerLogo2b-18pt-myriadpro

Tanrı'nın Agape Sevgisine İnanmak ve Bu Sevgiyi Kabul Etmek Benim İçin Neden Bu Kadar Zor?

19 image10826 love 45Alıntı yaptığım örneklerden İslam’da ‘sevgi’nin önemli bir ilke olduğu açıkça görülmelidir. Bu iyi bir şeydir. Sorun, Kur’an’da ‘sevgiden’ söz edilmemesi değildir. Örneğin, sevgi (hubb) için en çok kullanılan söz, çeşitli gramer biçimleriyle birlikte, Kur’an’da yaklaşık 69 kez geçer. Sorun, Kur’an’da Tanrı’nın kendisini artık, Tevrat, Zebur ve İncil’deki gibi açıklamamasıdır. O’na ne oldu? Bu eşsiz agape sevgisiyle seven Tanrı nereye gitti? Kur’an Tanrı’nın sevgisinden söz etse de bu, birçok kez olumsuz bir şekilde ifade edilir. Kibirli olanların, adil olmayanların, müsrif ve gururluların sevilmemesi gibi. Ya da bu sevgi, Tanrı’nın sevgisini göstermesi için, yerine getirilmesi gereken koşullara bağlıdır.

Nitekim, Kur’an’da Tanrı’nın sözünden bahsedilen her ayette ‘sever’ sözcüğü ‘onaylar’ sözüyle rahatça değiştirilebilir. Tanrı, adil olanı onaylar. İyilik yapanları onaylar. Aynı şekilde, suç işleyenleri, kibirli olanları vs. onaylamaz. 

Benim size sormak istediğim soru pek çoğumuzu ilgilendiriyor. Tanrı, insanları tehlikeden kurtarmasına sebep olacak bir ilgi veya sempati hissediyor mu? Daha önce belirttiğim gibi ben Kur'an'ı okudum. Tanrı'nın merhametli olduğunu söylediğinin farkındayım. Fakat Tanrı bizi en büyük felaketten, yani cehennemden kurtaracak kadar merhametli mi? Eğer öyleyse Kur'an'da bu konuda sizi açıkça temin ediyor mu? Tanrı'nın merhameti en büyük ihtiyacınızı karşılıyor mu? Allah korusun bu gece ölecek olsanız, hiç şüpheniz olmaksızın cennete gideceğinizi biliyor musunuz?

Eski Antlaşma'da Tanrı kendini tanıtıyor, ve bu vahiy sözlerinden bu yana O'nun doğası veya karakteri değişmedi, 'Benden başka Tanrı yok, adil Tanrı ve Kurtarıcı benim' (Yeşaya 45:21). Tanrı'nın kendini ifade ettiği bu sözleri duyunca aklınıza ne geliyor? Muhtemelen benim aklıma gelen şeyin aynısı. 20 image3940zz bloody fingers 45Tanrı aynı anda nasıl hem adil, yani kutsal, doğru ve günahın cezalandırıcısı hem de Kurtarıcı olabilir? Tanrı insanı günahlarının gerektirdiği cezadan kurtarıyorsa nasıl adil olabilir? Başka bir deyişle Tanrı nasıl hem mükemmel bir şekilde adil hem de mükemmel bir şekilde merhametli olabilir? Görünüşte var olan bu çıkmazı bu serinin ilk makalesinde ele aldık.

Bu hepimizin anlaması gereken son derece önemli bir konu. Tanrı merhametli davranarak beni affedecek mi, yoksa adil davranıp beni cezalandıracak mı? İnsanlar ve melekler için bu 'çıkmaza' bir çözüm bulmak imkansızdır, ama Tanrı için değildir. Çözüm Tanrı'da, ve bunu İncil'de açıkladı. Fakat bunun sadece Hristiyanlığa özgü bir kavram olduğunu düşünmeyin. Çözüm, Aden Bahçesi'nde Tanrı'nın Adem ve Havva'ya söylediklerinde de görülüyor. Bu seriyi bitirdikten sonra Kurbanın Üzerindeki Sır Perdelerinin Kaldırılması makalesini okumayı ihmal etmeyin. Bu makalede Tanrı'nın insanla karşı karşıya kaldığı ilk çıkmazı nasıl çözümlediğini göreceksiniz. Tanrı'nın çözümünde O'nun bilgeliğinin, gücünün, sevgisinin, adaletinin, kutsallığının ve evet, merhametinin mükemmel bileşimi ortaya çıkar.

Tanrı'ya karşı günah işlememiz meselesi, bizim için olduğunda çok daha ciddi bir meseledir Tanrı için. Neden mi? Çünkü günah Tanrı'ya edilen bir hakarettir. Tanrı itaat bekler. O'na itaatsizlik etmek bir hakarettir. Bir düşünün, sıradan birine hakaret etseniz belki uyarı alırsınız. Fakat bir krala veya başbakana hakaret etseniz çok daha ciddi bir cezaya maruz kalırsınız değil mi? O halde Tanrı'ya hakaret etmek ne kadar daha kötüdür?

Umarım yaptığım iyilikler kötü davranışlarıma ağır basar!

Tanrı'nın yaptığımız iyilikleri ve kötülükleri karşılaştırıp O'na ettiğimiz hakaret karşısındaki tepkisine bu doğrultuda karar vereceği düşüncesi Kutsal Yazılar'da yoktur. Öncelikle iyilik yapmak insanlardan beklenilen bir şeydir. Bunları yapmakla Tanrı'ya lütfetmiş olmuyoruz. Bizden beklenen zaten budur. Bunun da ötesinde yaptığımız iyilikler hatalarımızı silmez. 21 image11545 scales of justice gavel 45Dünyanın adalet sisteminde de bu böyle değil midir? Bir zamanlar bir iyilik yaptık diye trafik sigortası olmadan araba sürmenin cezasından kurtulamayız. Trafik polisi bizi durduğu günün sabahı, hasta babaannemize kahvaltı götürdük diye polis bizi mazur görüyor mu? Dedemiz baş komiser olsa bile bu cezamızı affettiremezdi. Komiser dürüst ve adilse böyle bir şey söz konusu olamaz.

Bence üç sebep yüzden insanlar Tanrı'nın harikulade agape sevgisini anlamakta zorlanıyor. Tanrı konusundaki algılamalarının yanlış olması da bunlardan biri. Tanrı'yı doğru bir şekilde anlamak için neye ihtiyacımız var? Tanrı'nın aynı anda nasıl hem mükemmel bir şekilde merhametli hem de mükemmel bir şekilde adil olduğunu öğrenmek iyi bir başlangıç noktasıdır.

Sadece Tanrı’nın Sayesinde

İncil’de, Tanrı’nın esinini ve tarihte gösterdiği haliyle sevgisini bir kenara bıraktığınız takdirde elinizde ne kalır? Yaşamınızın herhangi bir döneminde, hiç bir zaman Tanrı karşısında durumunuzun ne olduğunu bilemeyeceğiniz bir konumda bulursunuz kendinizi. Bu hafta yaptığınız üç iyi şeyi onaylaması, altı günahkar düşüncenizi ya da kötü davranışınızı silip götürüyor mu? Bilemezsiniz. Yargı Günü’ne kadar Allah’ın sizi onaylayıp onaylamadığını bilemezsiniz. Bu nedenle, Kur’an’da resmedildiği şekliyle Tanrı’nın sevgisi, İncil’e inananların burada ve şimdi kişisel olarak deneyimini yaşadıkları ve sonsuzluk boyunca yaşayacakları Tanrı’nın sevgisine benzememektedir. Tabii, bu, bizim sayemizde değildir. Hepsi sadece Tanrı’nın sayesindedir. 

“İman yoluyla, lütufla kurtuldunuz. Bu sizin başarınız değil, Tanrı'nın armağanıdır. Kimsenin övünmemesi için iyi işlerin ödülü değildir.”  (Efesliler 2:8-9)