headerLogo2b-18pt-myriadpro

Kutsal Kitap Dedikodu Hakkında Ne Söylüyor?

 

08 image10800 fridge mexico whale sharper 45Bir fikrim vardı. Dıştan parlatma işe yaramıyorsa ve sosyal yaşamın da bir yardımı dokunmuyorsa dondurucuya yeni bir konum vermeliydim! Mercedes araba etiketi alıp dondurucunun kapısına yapıştırdım. Bizim dondurucunun aldığımız yıl sınıfının en iyi dondurucusu olduğuna ilişkin bir tüketici raporu alıp çerçevelettim ve onu da kapıya astım. Sonra iki yuvarlak etiket ekledim, ikisi de yemek tabağı kadar büyüktü. Birinde ‘Balinaları Kurtarın’ diğerinde ‘Endişeyi bırak, mutlu ol!’ yazıyordu. Dondurucu hiç bu kadar şık görünmemişti. Tarzı çok iyiydi. Modaya uymuştu. Dışına bolca limon kolonyası sürdüm ve uzaklaşıp sanat eserime hayranlıkla baktım. Sonra kapıyı açtım, içinin de dışı kadar iyi görüneceğini umut ediyordum ama gördüğüm tek şey iğrenç bir görüntüydü.

Ne düşündüğünüzü biliyorum. Mantıklı değil, değil mi? Asıl sorun içteyken kim dışıyla uğraşır ki? Kim böyle bir şey yapar? Gerçekten bilmek istiyor musunuz? Bence zaten biliyorsunuz ama size üç örnek daha vermek istiyorum.

a)  Bir ev kadını depresyonla boğuşuyor. İyi niyetli bir arkadaşının önerisi ne olabilir? Yeni bir elbise al.

b)  Koca, kendisine macera olduğu kadar suçluluk hissine de neden olan bir ilişkiye giriyor. Çözüm? Arkadaş çevreni değiştir. Suçlu hissetmene neden olmayacak kişilerle bir arada ol.

c)  Ofis çalışanlarından biri yalnızlıktan yakınıyor. Başarı saplantısı arkadaşsız kalmasına neden olmuş. Patronu kendisine bir fikir veriyor: Tarzını değiştir, saçlarına yeni bir şekil ver. Biraz para harcamaya başla ve daha fazla gülümse.

08 image10801 new clothing mexico long 45Bu web sitesini bunlara benzer, insanların içlerini gözardı edip dışlarına bakmalarıyla ilgili örneklerle doldurabilirdim. Bu örnekleri her gün çevremde görüyorum, insanların bu sorunlarla boğuştuğunu görmek beni üzüyor. Bu sorunları yanlış şekillerde çözmeye çalışmaları ise daha da üzücü. İçeriyi gözardı edip kapıyı parlatıyorlar. Sonuç ne oluyor? Bu üç örneğe verebileceğim kısa yanıt şu:

a)  Ev kadını yeni elbise aldığında depresyon ortadan kalkıyor…birkaç gün için belki. Sonra karanlık günler yaşamını doldurmaya devam ediyor.

b)  Koca zinasına ses çıkarmayan üç yeni arkadaş ediniyor. Sonuç? Huzur…ta ki ikisi başka bir ofise gidene ve üçüncüsü ailelerine ait arabada başka bir kadınla karısı tarafından yakalanana kadar. Sonra suçluluk hissi tüm gücüyle geri geliyor.  

c)  Ofis çalışanı görünüşünü değiştiriyor ve insanlar fark ediyorlar…ta ki tarzlar yeniden değişene kadar. Sonra yeniden yeni pamuklu, yün ve ipekliler alıp bunları giymesi gerekiyor öyle ki modası geçmiş bir görüntüsü olmasın. Ama bütün bu süre boyunca insanların görüntüsünü beğenip beğenmediğini merak ediyor. İçini yiyip bitiren bu düşünce daha fazla yalnızlık hissetmesine yol açıyor.

Kozmetik değişimler, sadece ciltle ilgili olduğu için yaşamlarımızda gerçekleşmesi gereken gerçek değişimler hakkında neyi bilmeliyiz? Gerçek değişim ancak yüreklerimiz değiştiğinde gerçekleşir. Bunu söylemesi kolay olsa da yapması kolay mı? Görevi kime vereceğinize bağlıdır. Siz mi yoksa Tanrı mı yapacak?

Bizim iki sorunumuz var. Birincisi, yüreklerimiz kötüye eğilimlidir. Bu nedenle, kolayca şehvet, kıskançlık, nefret, öfke, açgözlülük ve başka pek çok kötü şey hissedebiliyoruz. İyi olmaya çalıştığımız zaman bile, kendi yüreklemiz bizi aldatıyor.

SORU: İnsanın kötülüğünün kaynağının içinde olduğunu ve insanın yüreğinin kötülüğe eğilimli olduğunu kabul ediyor musunuz? Evet____ Hayır ____

09 image5399 heart love 45Bundan emin değilseniz, Tanrımız’ın yürekle ilgili şu değerlendirmesini dinleyin:

“Yürek her şeyden daha aldatıcıdır, iyileşmez, Onu kim anlayabilir?” (Yeremya 17: 9, Eski Antlaşma).

Yüreklerimizde bizim farkında bile olmadığımız bir kötülük var. İnsanlar olarak her zaman olduğumuzdan çok daha iyi olduğumuzu düşünme hatasına düşüyoruz. İnsanın yozlaşmış haliyle yüreği her şeyden çok daha aldatıcıdır. Yüreği sinsi, tuzaklarla dolu ve yanıltıcıdır. Bunu biliyorsunuz. Çevrenizdeki

insanlara ne kadar az güvenebileceğinizi biliyorsunuz.  

Tanrı bütün kötü düşüncelerinizin, sözlerinizin ve davranışlarınızın bir kaydını tutuyor. Yargı Günü’nde bizi bunlar için sorumlu tutacak. O gün hatalarımızın ve günahlarımızın gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalacağız.

SORU:  Yargı Günü’nde bütün günahlarınız konusunda hesap sorulacağını biliyor musunuz? Evet____ Hayır ____
        
Peki o zaman (a) nasıl yüreğinizi değiştirebilirsiniz, (b) cennetteki kaydınızı temizleyebilirsiniz? Kutsal Tanrı’nın huzuruna gelebilmek için bu iki şeyi yapmanız gerekiyor. Bunları nasıl yapacaksınız? İyi işleriniz bunları yapabilecek mi?

SORU:  İyi işlerinizin yüreğinizi değiştireceğine ve cennetteki kaydınızı temizleyeceğine inanıyor musunuz? Evet  ____ Hayır  ____