headerLogo2b-18pt-myriadpro

Bir Katolik Hangi Ölçüye Göre Hıristiyan Sayılır?

TEK AYETTE ALTI GERÇEK

13 homepage person 49 45 framedBir ayetin sadece imanla aklanma hakkında birçok farklı şekilde öğrettiği ayete bakalım: “Ancak çalışmayan, ama tanrısızı aklayana iman eden kişi imanı sayesinde aklanmış sayılır.” (Romalılar 4:5)

(1)  Aklanmış kişi çalışmaz. Yani, aklanması için, dini görevlerini yerine getiriyor olmasına güvenmez. İyi eylemlerin aklanmayla sonuçlandığına, dahası, artmasına neden olduğuna inanmaz. Katolik olarak bir zamanlar buna inanmıştır. Artık inanmaz. Katolikliğin bu temel inancına karşı çıkar:

“Eğer biri, bir kez alınan adaletin, iyi eylemlerle Tanrı’nın gözünde ne korunduğunu ne de artırıldığını, eylemlerin, sadece alınan aklanmanın etkileri veya belirtilerinden öte olmadığını söylerse, artmasının bir nedeni olmadığını söylerse, lanetlensin. (Trent Konsülü, 6. Oturum, Aklanma Hakkında Hüküm, Kanon 24)

(2)  Aklanan kişi güvenir. Sadece imanla aklanmaya çalışır. Kutsal Kitap’a göre aklanmanın Tanrı’nın mükemmel doğruluğunun kendi hesabına sayılması olduğunu anlar. Artık eksiksizdir. Mesih’te tamamlananlar eksik olabilir mi? “Siz de her yönetim ve hükümranlığın başı olan Mesih'te doluluğa kavuştunuz.” (Koloseliler 2:10). Daha fazla aklanmaya gerek yoktur. Sonsuza dek mükemmel kılınan kusurlu olabilir mi? “Çünkü kutsal kılınanları tek bir sunuyla sonsuza dek yetkinliğe erdirmiştir.” (İbraniler 10:14). Mükemmel hale getiren Tanrı ise olmaz. Tanrı’nın karanlığın gücünden kurtardıkları karanlığa geri gönderilebilir mi? “O bizi karanlığın hükümranlığından kurtarıp sevgili Oğlu'nun egemenliğine aktardı. O'nda kurtuluşa, günahlarımızın bağışına sahibiz.” (Koloseliler 1:13-14). İsa’ya göre olmaz. “İsa yine halka seslenip şöyle dedi: "Ben dünyanın ışığıyım. Benim ardımdan gelen, asla karanlıkta yürümez, yaşam ışığına sahip olur.” (Yuhanna 8:12). Erdemleri olmadan veya insan çabası olmadan kurtulanlar, yanlışları veya insan hataları nedeniyle kaybolabilir mi? “İman yoluyla, lütufla kurtuldunuz. Bu sizin başarınız değil, Tanrı'nın armağanıdır. Kimsenin övünmemesi için iyi işlerin ödülü değildir.” (Efesliler 2:8-9)

Bu soruların cevabı üzerine basa basa ‘hayır’dır. Tanrı İsa aracılığıyla kendisine gelenleri sonsuza dek kurtarmayı vaat ediyor. “Bu nedenle O'nun aracılığıyla Tanrı'ya yaklaşanları tümüyle kurtaracak güçtedir. Çünkü onlara aracılık etmek için hep yaşamaktadır.” (İbraniler 7:25)

14 iii trust1 temp5 45(3)  Aklanmış olan kişi kendisine değil, İsa’ya güvenir. İşlerle aklanır fakat işler kendisi tarafından değil, İsa tarafından gerçekleştirilir. Endişeli bir kaygıyla bir zamanlar kendi kurtuluşunu sağlamaya çalışmıştır. Bir zamanlar kurtuluş onun için bir yol, bir yarış, uzun bir yolculuktu. Katolik olarak, kendisine aklanmanın, kendisinin derin bir şekilde bir parçası olması gereken bir süreç olduğu söylenmişti. Artık, Tanrı huzurunda sonsuz duruşunun sadece İsa’ya bağlı olduğunu görüyor. Ancak İsa kurtarır ve cennette sonsuz yaşam karşılıksız bir armağandır. İncil’i okudu, yeniden okudu ve öğrendiklerini ilk elden deneyim etmek ona büyük sevinç getirdi. Peki neydi bu deneyim? Kişi İsa’ya güvendiği anda aklanır. Sonsuza dek.

(4)  Aklanmış olan tanrısız olduğunu itiraf eder. Kendi içinde aklanmış olsa da olmasa da, aynı şekilde layık olmadığını bilir. Tanrı karşısında sahip olduğu yeni ve değişmez konumuna hiçbir zaman layık olmayacağını bilir. “Tanrı bizi yaptıklarımıza göre değil, kendi amacına ve lütfuna göre kurtarıp kutsal bir yaşama çağırdı.”  (2.Timoteous 1:9). Aklanmış olan kişi, İsa’ya gerçekten iman eden kişi, Tanrı’nın kendisini çağırmasına neden olarak kendi eylemlerinin hiçbir rolü olmadığının farkındadır.

Cennette son bulacak bu yeni yaşam için kimi yüceltmelidir? “Kurtarıcımız tek Tanrı, sizi düşmekten allıkoyacak, büyük sevinç içinde lekesiz olarak yüce huzuruna çıkaracak güçtedir. Yücelik, ululuk, güç ve yetki Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla bütün çağlardan önce, şimdi ve bütün çağlar boyunca Tanrı'nın olsun! Amin.” (Yahuda 1:24-25)

(5)  Aklanmış olan kişi imanını bir sevap olarak görmez. O’nu kurtaran imanı bir eylem değildir. Kendi içinde ruhsal bir değeri yoktur. Sadece kendisini Aklayan’la birleşmesini sağlayan bir araçtır. İmanla aklandığımızı söylemek İsa Mesih aracılığıyla aklandığımızı söylemektir. 15 image11480 eye look up 45Önemli olan ne kadar imanınız olduğu değil, kime veya neye iman ettiğinizdir. “Onlar da şunu sordular: "Tanrı'nın istediği işleri yapmak için ne yapmalıyız?" İsa, "Tanrı'nın işi O'nun gönderdiği kişiye iman etmenizdir" diye yanıt verdi.” (Yuhanna 6:28-29). İsa’nın sözünü ettiği Tanrı işi nedir? İman. Aklanan kişi İsa’ya iman ettiğini düşünmüş olabilir fakat inandıkları İsa ve O’nun yanı sıra başka birçok şeydi. Her zaman alınması gereken daha fazla sakrament ve yapılması gereken daha fazla eylem vardı. Bir gün cennette sonsuz yaşam elde etmek umuduyla canında ki ‘lütfu’ artırmak ve korumak için sürekli çaba gösteriyordu. Kendisine her zaman, en gerçek Katoliklerin en çok çalışanlar olduğu söylendiği için o da öyle olmaya gayret ederdi. Sonsuz kurtuluşu, yaşam boyu devam etmesini, çalışmasını ve gayret etmesini gerektirirdi. Ne var ki, artık öyle değildir. Tamamıyla İsa’ya iman ettiği ve güvendiğinden beri öyle değildir. Bu İsa’nın kendisini kutsal kıldığını öğrendiğinde gerçekleşmiştir. Cennete gidecek kadar kutsaldır. Peki kaç Ayine katıldıktan sonra? Ayinle ilgisi yoktur. “İsa Mesih'in bedeninin ilk ve son kez sunulmasıyla kutsal kılındık.”  (İbraniler 10:10)