headerLogo2b-18pt-myriadpro

İncil’in Değiştirildiğini Biliyorum. Muhammed’in Zamanından Önce mi Değiştirildi, Sonra mı?

 

04 image5688 45İncil, İznik Konseyi’nde değiştirildi mi, yoksa, Hırisityanlar’ın Muhammed’den yüzlerce yıl önce sahip olduğu İncil, Tanrı’nın kendilerine esinlediği İncil’in aynısı değil miydi? Hayır, hiçbir zaman değiştirilmedi. İslam’ın ta başından beri peygamber Muhammed Kutsal Kitap’ı değiştirilmemiş, gerçek Tanrı Sözü olarak kabul etti. Kuran’da defalarca “Ehli Kitap”a ve Kutsal Yazıları’na saygı duyulması talimatı verdiği için Muhammed’in zamanından sonra hiçbir Müslüman Kutsal Kitap’ın değiştirilmiş olduğunu söyleyemezdi. Kutsal Kitap’ta herhangi bir değişiklik yapılmasına da izin vermezlerdi. Yahudiler’in ve Hıristiyanlar’ın Kutsal Yazıları’nın değiştirildiğini söylemek Kuran’la çelişmektedir.

“Bu (Kur'an), Ümmü'l-kurâ (Mekke) ve çevresindekileri uyarman için sana indirdiğimiz ve kendinden öncekileri doğrulayıcı mübarek bir kitaptır.” (Enam 6: 92)

Yukarıdaki ayette, Kuran’ın önceki Kutsal Yazıları, düzeltmek veya yerine geçmek için değil, doğrulamak için geldiğine dikkat edin. Kuran’da hiçbir yerde Kuran’ın görevinin, insanları gerçek Tevrat veya İncil’in değiştirilmesinden veya ortadan kaybolmasından kurtarmak olduğu söylenmiyor. Birçok Müslüman akademisyen buna inanmanızı istiyor ama bu doğru değil.

Peygamberimizin Zamanından Sonra Değiştirildi!

Kutsal Yazılar’ın Muhammed’in ölümünden sonra değiştirilmiş olması da muhtemel değil çünkü:

1) İ.S. 600 yılına gelindiğinde Hıristiyanlık Asya, Afrika ve Avrupa’ya yayılmıştı. Kutsal Yazılar’ın değiştirilmesi için toplanan dünya çağında herhangi bir kurula ilişkin tarihsel bir kanıta rastlanmamaktadır.

2) Müslümanlar Tanrı’nın Kitapları’na saygı duydukları için, Yahudilik ve Hıristiyanlık’tan Müslümanlığa geçenler gerçek metinlerini korumuş olurlardı. Ne var ki, böyle metinler yoktur. Ayrıca, İslam’a geçen bu insanlar bilinçli bir şekilde değiştirmeden söz etmediler; şayet doğru olsaydı, onların bunu söylemesini kesinlikle beklerdik.

05 image5689 charge 453) Gerçek İncil’in dördüncü ve beşinci yüzyıl elyazmaları günümüze kalmıştır. Bu, Muhammed’ten en azından 100 yıl öncesi demek. Bu eski elyazmaları günümüzün Kutsal Kitap çevirilerine uyuyor. Günümüz Kutsal Kitapları’ndan herhangi bir farklı okuma varsa, bunlar çok küçük farklılıklardır ve inancımızın özü veya ilahiyatı konusunda herhangi bir şeyi değiştirmezler. Ayrıca, İncil’in Grekçe metninin 5.000 elyazması parçası veya bütünü nasıl toplanıp yeniden yazılabilirdi? Tevrat ve Zebur’un elyazmalarının sayısı, günümüzde İncil’in elyazmalarının elimizde olan nüshalarının sayısını geçiyor. Mevcut Yahudi ve Hıristiyan Kutsal Yazıları’na ayet ekleme veya ayet çıkarma girişimleri hemen fark edilir ve dünya çapında kınanırdı.

4) Yahudi ve Hıristiyanlar’ın metinlerini değiştirmeleri için tatmin edici bir neden yok.

5) Nitekim, Yahudiler ve Hıristiyanlar birbirine düşmanlık besliyorlardı. Örneğin, birinci yüzyılda Elçi Pavlus düzenli olarak Yahudiler’in saldırısına uğrardı. “Ertesi sabah Yahudiler aralarında gizli bir anlaşma yaptılar. "Pavlus'u öldürmeden bir şey yiyip içersek, bize lanet olsun!" diye ant içtiler.” (Elçilerin İşleri 23:12, İncil). Gerçekten de, “…İ.S. 372 yılına gelindiğinde saldırılar sıradanlaşmıştır.” (1) Tevrat, Zebur ve İncil’in hangi kısımlarının değiştirileceği konusunda anlaşma sağlanamazdı.

6) Yeni ortaya çıkan farklı gruplar, değişiklikler konusunda ana akım gruplarla anlaşamazlardı. Böylece, birçok Müslüman’ın iddia ettiği gibi aynı değişiklikler yapılamazdı.

7) İlk dönem Hıristiyan yazarların yapıtlarında İncil’den yaklaşık 80.000 alıntı vardır bu alıntılar o kadar kapsamlıdır ki, elyazmaları olmadan, sadece alıntıları kullanarak İncil’i yeniden yazabilirsiniz. Kısaca söylememiz gerekirse, Muhammed’in dönemindeki Tevrat ve İncil’i değiştirme konusunda her türlü girişim başrısızlıkla sonuçlanmaya mahkum olurdu.

06 thief5 gray 45Ayrıca, Yahudilik ve Hıristiyanlık dünyaya yayılmış olduğu için, kimse için, bütün kilise, havra, kütüphane, okul ve evlerden, Kutsal Kitaplar’ın, Kutsal Kitap parçalarını, elyazmalarının ve Kutsal Yazılar’dan referans içeren yazılarının hepsini toplamak mümkün olamazdı. Ama yine de mümkün olduğunu düşünelim. Sonra bütün metinleri değiştirmeleri ve kimse fark etmeden hepsini aldıkları yere koymaları gerekirdi! Kahire’deki Yusuf’u düşünün. En ufak çıtırtıda uyanan, uykusu hafif biri. Onu uyandırmadan, yatak odasına gizlice girip, Yuhanna İncili’nin değiştirilmiş versiyonunu yatağının yanındaki masaya bırakmaları gerekirdi.

İncil’i değiştirmek mi? Değiştirildiği tarihte, o kadar çok sayıda İncil nüshası dolaşımda olurdu ki, böylesi bir değişiklik mümkün olmazdı. Düşünen hiçbir Müslüman’ın hiçbir yerde böylesi bir iddiayı ortaya atamayacağını düşünüyorum. Böylesi bir suçlama Kuran’la çelişiyor çünkü Kuran önceki esinlenmiş kitapların koruyucusu olduğunu iddia ediyor. “Sana da, daha önceki kitabı doğrulamak ve onu korumak üzere hak olarak Kitab'ı (Kur'an'ı) gönderdik.” (Maide 5:48). Tevrat ve İncil’in metinlerinde çarpıtma yapıldığını ileri süren herkes aslında Kuran’ı, Tanrı’nın vahyinin koruyucusu olarak görevini yerine getirmekte başarısız olmakla suçlamış olur.