headerLogo2b-18pt-myriadpro

Genel Vahiy

01 was a perfect creation1 temp5 45Bu dizide Tanrı’nın kendisini insanlığa bildirmesinin çeşitli yollarına bakacağız. Çok şükür ki, Tanrı, kendisinin nasıl biri olduğu ve kendisi hakkında neleri bilmemizi istediği konusunda bizleri karanlıkta bırakmamıştır. İyi haber şudur; evrenin Büyük Tasarımcısı, Yaratıcısı ve Sürdüreni, çağlar boyunca insanlıkla konuşmuştur ve vahyi aracılığıyla O’nun kendisiyle ilgili ve bizler için iradesi hakkında pek çok şey öğrenebiliriz. Sorun Tanrı’nın konuşmamış olması değildir. Sorun, insanın çoğu zaman dinlemeye istekli olmamasıdır. Bu tür insanlar, hırsızların polisi bulamamasıyla aynı nedenden ötürü Tanrı’yı bulamazlar! Bulmak istemiyorlar!

Hem Müslümanlar hem de Hıristiyanlar, İbrahim’in inancını koruduklarını ileri sürerler. Her ikisi de, peygamberlerinin ve yazılarının, Tanrı’nın vahyini doğru bir şekilde koruduğunu iddia ederler. Bir ve gerçek olan Tanrı’ya tapınmaya çalışan bizler, Tanrı’nın kendisini bizlere açıklaması gerektiğinde anlaşıyoruz, öyle değil mi? Sonsuz ruh Varlığını, kendi çabalarımızla keşfedemeyiz. Neden? Çünkü Tanrı’nın Varlığı kavranılamazdır. İnsan, insan aklının ölçüsüyle, sonsuz yetkinliğini anlayamaz. Düşüncelerini Tanrı’yı içine alacak kadar genişletemez. Ölümlü olan, ölümsüz olanı keşfedemez, bu kadar basittir. Bilebileceğimiz tek şey Sonsuz Olan’ın kendisi hakkında açıkladıklarıdır.

Vahiy Konusunda Hıristiyan Görüşü

Batıda Katolikler arasında yetiştim. Sevdiklerimin çoğunluğu Katolik inancının öğretişlerini takip ediyorlar. Yetiştirilme biçimime karşın, dikkatle çalıştığım ilk din kitabının İncil değil de, Kuran olduğunu öğrendiğinizde şaşırabilirsiniz. Her iki kutsal kitabı da okumuş biri olarak, Müslümanların ve Hıristiyanların birbirlerinin inançlarını anlama konusunda neden bu kadar başarısız olduklarını görebiliyorum. Nedenlerden biri, bazılarının Muhammed’i İsa’yla ve Kuran’ı İncil’le kıyaslama hatasına düşmeleri. Bir sonraki yazımda Tanrı’nın özel vahyi konusuna baktığımızda bunu uzun uzadıya ele alacağım.

02 eternity but where in it1 temp5 45Vahiy konusunda Hıristiyan anlayışına göre Tanrı bir değil, çeşitli yollarla konuşmuştur. Tanrı, kendisini peygamberlere söylediği sözlerle kısıtlamamıştır. Tanrı kendisini bizlere sadece yazılı biçimde açıklamış olsaydı, o zaman sadece Kutsal Yazılar’ı incelerdik. Öte yandan, Tanrı, kendisini sadece bir iletişim biçimiyle sınırlamamıştır. Tanrı’nın genel vahyi- Tanrı’nın bizlere kendisini ve mesajını doğaüstü olmayan yöntemlerle açıklaması- üzerinde düşünmeliyiz. Ve özel vahyi- Tanrı’nın doğaüstü yöntemlerle konuşması- değerlendirmeliyiz.

Tanrı Hakkında Ne Kadar Bilebiliriz?

Tanrı’nın kendisi hakkında açıklama yollarını ele almadan önce kendi sınırlarımızı hatırlayalım. Kutsal Kitap Tanrı ve insanın O’nunla ilişkisi hakkında bir kitaptır. Kutsal Kitap’ın zengin mesajı, hayatımız boyunca, Tanrı’nın kim olduğu, yaptıkları, neler yaptığı ve ne yapmayı planladığı da dahil olmak üzere, Tanrı hakkında daha fazla şey öğrenmek için çalışmaya davet ediyor bizleri. Fakat sadece kısmen biliyoruz. Tanrı hakkında bilinebilecek her şeyi bilemeyiz.

Tanrı’nın kendisini bizlere açıklamayı seçtiği pek çok yol için Tanrı’ya ne kadar çok şey borçlu olduğumuzun farkında olalım. O’nun seçimiydi. Tanrı insanla iletişim kurmayı seçmemiş olsaydı, O’nu bunu yapmaya asla zorlayamazdık, öyle değil mi? Hepimiz için iyi haber Tanrı’nın bizlere kendisi, varoluş nedenimiz ve önümüzdekiler hakkında konuşmayı seçmiş olmasıdır. Seni övüyoruz, ey Rab!

TANRI’NIN GENEL VAHYİ

İlk olarak, Tanrı’nın genel vahyini ele alalım- Tanrı’nın çok eski zamanlardan bugüne kadar her çağdan ve her yerden insana konuşma yolları. Bu genel vahiy insan ırkına üç yoldan gelir: 1) vicdanın tanıklığı, 2) tarihin tanıklığı ve 3) Yaratılışın tanıklığı.

Vicdanın Tanıklığı

Genel vahyin hepimize gelen araçlarından biri vicdanın tanıklığıdır. Kutsal Kitap’ta anlatıldığı gibi, Tanrı yaratılış sırasında insanın doğasına, kendi ilahi suretini mühürledi ve bu suret insanı ahlaki açıdan iyi olan her şeye çeker ve ahlaki açıdan kötü olan her şeyden dönmemizi sağlar. 03 image12175 conscience 45Bu içsel yasa, vicdanın sesi aracılığıyla çalışır. Buna insanın içindeki ‘Tanrı’nın sesi’ denilebilir. İnsan doğasının içsel bir parçası olduğu için bütün insanlarda aktiftir -yaşları, ırkları, eğitim ve gelişim durumları ne olursa olsun. Hepimizde doğru ve yanlış hakkında konuşan ahlaki bir bilinç vardır. “Tanrı, ‘İnsanı kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalım’ dedi, ‘Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünün tümüne egemen olsun.’ Tanrı insanı kendi suretinde yarattı.” (Yaratılış 1:26-27, Eski Antlaşma)

Tanrı’nın suretinde yaratılmanın fiziksel olarak herhangi bir şekilde Tanrı’ya benzemekle ilgisi yoktur. Benzeyemeyiz. Bizler maddi varlıklarız, Tanrı ise ruhtur. İsa dedi ki, “Tanrı ruhtur, O'na tapınanlar da ruhta ve gerçekte tapınmalıdırlar.” (Yuhanna 4:24). Tanrı’nın bedensel parçaları yoktur ve Tanrı görünmezdir.

Bu nedenle Tanrı’nın suretinde yaratıldığımızı söylemek, ahlaki ayrımlar yapma kapasitesi açısından Tanrı’ya benzer yaratıldığımızı söylemektir. Balıklar, kuşlar ve yaratılmış olan diğer her şey, bu ahlaki doğaya sahip değildir, fakat biz sahibiz. Bu aynı zamanda, Tanrı’nın bize akıl ve özgür irade vermesiyle de dünyadaki yaratıklar arasında kendimize özgü olduğumuz anlamına geliyor. Tanrı bizleri kendi suretinde yaratarak bizlere kendisiyle kişisel bir ilişkiye sahip olmanın eşi benzeri olmayan kapasitesini vermiştir -asla son bulmayacak bir ilişki.