headerLogo2b-18pt-myriadpro

Neden Çoğu Yahudi İsa’yı Mesih Olarak Kabul Etmiyor?

01 image10906 synagogue jew jewish talmud 45Yahudi halkı İsa’yı reddetti çünkü onların gözünde İsa, Mesih’in yapmasını bekledikleri şeyi yapmadı. Zebur’da Mezmur 22’de ve Yeşaya kitabında Mesih’in acı çekeceği ve öldürüleceğini bildiren ayetler vardır. Bu ayetler Yahudi akademisyenlerin her zaman kafalarını karıştırmıştır. Nasıl hem acı ve zulum çekecek hem de hala düşmanları üzerinde zafer kazanmalarını sağlayacaktı? Ne yazık ki, dirilişiyle ilgili peygamberlikleri de gözardı etmeyi seçtiler. Odaklanmayı seçtikleri daha çok Mesih’in görkemli zaferlerinden söz eden ayetler oldu, çekeceği acı ve çarmıha gerilmesi değil.

Şimdi Kurtar!

Yahudiler Musa’nın sözünü ettiği Mesih’in gelip kendilerini Roma baskısından kurtaracağına ve kendilerinin egemenlik süreceği bir krallık kuracağına inanıyorlardı. Bu nedenle, İsa’nın ölümünden beş gün önce Yeruşalim’e son girişi sırasında büyük kalabalıklar İsa’nın yaşamında yaptığını gördükleri güçlü işler için Tanrı’yı övüyorlardı. İsa’yla ilgili her şey uzun zamandır bekledikleri Mesih olduğuna işaret ediyordu.   

“Önden giden ve arkadan gelen kalabalıklar şöyle bağırıyorlardı: ‘Davut Oğlu'na hozana!  Rab'bin adıyla gelene övgüler olsun! En yücelerde hozana!” (Matta 21:9, İncil)

Kalabalıklar sevinçle şöyle haykırıyorlardı, “Rab'bin adıyla gelene övgüler olsun!” Bu ayet, Eski Antlaşma’dan bir ayetti ve genel olarak Mesih için kullanılırdı. Mesih sonunda geldiğinde söylenecekti.

“Hozana” İbranice’dir ve ‘Şimdi kurtar,’ ya da ‘Kurtar’ anlamına gelir. Halk İsa’yı zafer kazanmış bir kral gibi karşılamıştı. Ne var ki daha sonra kendisini tutuklamalarına, mahkemeye çıkarmalarına ve çarmıhta lanetlemelerine izin verdiğinde halk O’nun vaat edilen peygamber olduğuna inanmaktan vazgeçti. Mesihleri’ni reddetiler. 

02 image5390 crowd 45Bu, bütün Yahudi halkının İsa’nın iddialarını reddettiği anlamına gelmiyor. Hiç de öyle değildir, İsa’yı ilk izleyenler Yahudi’ydi. İncil’i okudunuz mu? Yuhanna’nın Müjdesi’ni izleyen kitabı okudunuz mu? Bu kitap İsa’nın ölümden dirilişinden sonra ve göğe alınmadan önce öğrencileriyle buluşup onları yönlendirdikten sonra Hıristiyanlığın ilk yayılışını anlatır. Aşağıda bu kitabın ilk ayetleriden birine bakın:

“İsa, ölüm acısını çektikten sonra birçok inandırıcı kanıtlarla elçilere dirilmiş olduğunu gösterdi. Kırk gün süreyle onlara görünerek Tanrı'nın Egemenliği hakkında konuştu.”  (Elçilerin İşleri 1:3, İncil)  

Hıristiyan inancının ve İsa’nın dirilişinin bildirilmesinden çok kısa bir süre sonra şunu okuyoruz:

“Böylece Tanrı'nın sözü yayılıyor, Yeruşalim'deki öğrencilerin sayısı arttıkça artıyor, kahinlerden birçoğu da iman çağrısına uyuyordu.”  (Elçilerin İşleri 6:7, İncil)  

Bu din önderlerinin İsa’ya, o dönemde yaşamış diğer Yahudiler kadar karşı olmaları muhtemeldir. Bunların İsa’ya karşı en fazla düşmanlık duyan grup olması büyük olasılıktır. Burada Müjde’nin en kibirli ve gururlu din önderlerini bile alçaltacak kadar güçlü olduğunu görüyoruz. 

Örtülü Bir Körlük

Peki ya Yahudi halkının çoğunluğu? Mesih’i reddettikleri için onlara ne oldu? İsrail binlerce yıl boyunca, öteki uluslar genel olarak ışığı reddedip ruhsal karanlıkta yaşadıkları halde Tanrı’ya bakan tek ulus olmuştu. İsrail ve esin almış peygamberleri, tek Tanrı’ya inanıyorlardı. Bu tek Tanrı insanlığın cennet ya da cehenneme gitmesini belirleyecek olan kaderle kişisel olarak ilgilenen ve kendilerine Kutsal Yazılar’ı veren Tanrı’ydı. Mesih’i reddetmiş olmaları gözleri üzerinde örtülü bir körlük getirdi. Bunlar daha önce ruhsal olarak en iyi yargı yürütebilen insanlardı. 

03 image6378xx say no text 45Bir şeye ne kadar ‘hayır’ derseniz, ‘evet’ demek o kadar zorlaşır. Bir keresinde sınıftaki öğrencilerle psikolojiden söz ederken konu evrime geldi. Bir öğrenci hiç unutmayacağım bir şey söyledi, ‘size neden evrime inandığımı söyleyeyim’ diye çıkıştı, ‘çünkü Tanrı’ya inanmıyorum.’ Yahudiler de bu genç adama benziyor. Mesihleri’ne inanmıyorlar ve bu yüzden Kutsal Yazılar’ı çalıştıklarında O’nu orada göremiyorlar.

Bugün çoğu Yahudi kendilerini Yahudi olarak görse de ‘laik’ olmayı tercih ediyorlar. Herhangi bir Yahudi hareketi benimsemiyorlar. Kutsal Kitap’la ilgili herhangi bir şeyle ilgileri de yoktur. Kutsal Yazıları’nı çalışmak için zaman ayıranlar azınlıkta ama ne zaman okusalar bunu ‘üstü örtülü bir şekilde’ yapıyorlar. Bunun İncil’de nasıl açıklandığına bakın.

“İsrailoğulları'nın zihinleri körelmişti. Bugün bile Eski Antlaşma okunurken zihinleri aynı peçeyle örtülü kalıyor. Çünkü bu peçe ancak Mesih aracılığıyla kalkar. Ne var ki, bugün bile Musa'nın yazıları okunduğunda yüreklerini bir peçe örtüyor. Oysa ne zaman biri Rab'be dönerse, o peçe kaldırılır. Rab Ruh'tur, Rab'bin Ruhu neredeyse orada özgürlük vardır.” (2. Korintliler 3:14-17)

Yahudiler gibi bir halkın kendi Kutsal Yazıları’nın gerçek anlamını anlamamaları gerçekten çok üzücüdür. Yukarıdaki ayetleri okuduğumuz zaman aynı trajedinin bugün de geçerli olduğunu görüyoruz. Bu gerçek, İncil’in gerçek olduğunu gösteren en güçlü kanıtlardan biridir. Bunu biliyor muydunuz? Başka hiçbir ulus için böylesi bir betimlemenin söylendikten 2.000 yıl sonra da geçerli olacağı söylenemez!