headerLogo2b-18pt-myriadpro

İsa ve Küçük Çocuklar

OLAY: Halk İsa’ya çocukları getirdi.

01 image10996 jesus touch child children frame 45AYETLER:  “Bu arada bazıları küçük çocukları İsa'nın yanına getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Ne var ki, öğrenciler onları azarladılar. İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, "Bırakın, çocuklar bana gelsin" dedi. "Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı'nın Egemenliği böylelerinindir. Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı'nın Egemenliği'ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez." Çocukları kucağına aldı, ellerini üzerlerine koyup onları kutsadı.”  (Markos 10:13-16, İncil)

İSA’NIN DUYGUSU: Öfke

NEDENİ: Öğrenciler halkı azarlamıştı ve çocukları uzak tutmaya çalıştılar.

EYLEM: İsa öğrencileri azarladı ve çocukları kucaklayıp bereketledi.

ÜZERİNDE DÜŞÜNMEM GEREKEN KONU: 

Bu makalede Norveç’te cezaevinde kalan bir mahkumun hayatının hatasını yapmasına tanıklık edeceğiz. Çarmıhtaki iki hırsızın sözlerini işiteceğiz. Biri kalıcı değeri olan hiç bir şey söylemeyecek. Diğeri şu anda olduğu yere nasıl gidebileceğinizi söyleyecek,yani cennete. Ve tabii ki, İsa’nın öğretişlerini dikkatli bir şekilde ele alacağız.

İsa sevgiyi başkalarına aktarmak ve kişisel olarak başkalarını kabul etmek konusunda ustaydı ve hala öyledir. Bugün baktığımız hikayedeki çocukları kucaklayıp kutsadığı zaman böyle yaptı. Ama önce bir sorun vardı. Öğrenciler İsa’nın çocuklarla ilgilenmeyecek kadar önemli ve meşgul olduğunu düşündüler. Ne kadar da yanılıyorlardı. Ne onlar için ne de başka herhangi biri için çok meşgul ya da önemli saymadı kendini.

02 image11016 child foot smiley feet 45Anne babalar ne istemişti? Sadece İsa’nın çocuklarına dokunmasını ve böyle yaparak onları kutsamasını istediler. İsa, öğrencilerinin düşüncesizliğinden yola çıkarak iki mesaj verdi:

1) Küçük çocuklar da dahil olmak üzere herkes Tanrı için önemlidir ve
2) Tanrı’ya çocuklarınki gibi bir tutumla yaklaşanlar Tanrı’nın Egemenliği’ne girerler.    

Bunu Doğal Olarak Biliyorlar

Bu ayetlerdeki çocuklar, sadece çocuk oldukları için Tanrı’nın Egemenliği’nde bulunuyor değiller. Çocukların da, Kurtarıcı olarak İsa’ya en az yetişkinler kadar ihtiyacı vardır. Nitekim, çocuklar bu ihtiyacı yaşamlarının daha başında açıkça gösterirler. Çocukluğun ilk yıllarında, tıpkı bizim gibi günaha eğilimleri olduğuna ilişkin kanıt vardır. Anne babalar olarak onlara doğru olanı öğretmek için elimizden geleni yapıyoruz. Diğer taraftan, yanlış yapmayı öğretmemize gerek yok. Örneğin, nasıl yalan söyleyeceklerini öğretmemize gerek kalmıyor. Bunu doğal olarak biliyorlar.

Aşağıda çocukların olduğunu iddia ettikleri yazılı olmayan ‘mülkiyet kanunun’ maddelerini sıraladık:
1. Eğer beğenirsem, benimdir. 
2. Elimdeyse, benimdir.
3. Eğer senden alabilirsem, benimdir.
4. Eğer biraz önce bende idiyse, benimdir. 
5. Eğer benimse, zaten hiç seninmiş gibi görünmemelidir. 
6. Eğer bir şey yapıyorsam ya da bina ediyorsam, bütün parçalar benimdir.
7. Benim gibi görünüyorsa, benimdir. 
8. Eğer ben önce gördüysem, benimdir. 
9. Eğer bir şeyle oynuyorsan ve yere bırakırsan, otomatik olarak benim olur. 
10. Eğer bozuksa, senindir. 

03 image5074 45Bu listeyi okuduğunuzda gülümsediniz mi? Ben de gülümsedim ama bunun aslında o kadar da komik olmayan bir yanı var. Büyürken, toplum içinde diğer insanlarla geçinebilmek adına bu ‘yasaların’ bir kısmına katı bağlılığımızı bir kenara bırakıyoruz ama yüreğimizin toprağı hala bu tohumlarla doludur. Her biri, bir anda filizlenir ve tam olarak büyümeye hazır hale gelir. Yetişkinler olarak, bizler gizlenmek konusunda ustayızdır. Bencilliğimizi duruma göre maskeleyebiliriz.     

Bu hikayede İsa’ya getirilen her bir çocuğun, hayatının ilerleyen yıllarında İsa’ya tek başına gelmesi gerekti. Sadece İsa’nın kendilerine dokunması için değil, günahlarının bağışlanması armağanıyla kutsanması için. Bağışlama, size zarar veren birini cezalandırma hakkından vazgeçmek demektir. İsa’nın çarmıhta yaptığı budur. Büyüdüklerinde bu çocukları bağışlayacak mı? Evet. Vaadi hiç değişmeyecek: ‘Bırakın bana gelsinler.’

Başta okuduğumuz dört ayetten en çok hangisini aşırı buluyorsunuz? Dünyadaki hizmeti sırasında, İsa, çoğunlukla din önderlerinin yanlış öğretişlerine karşılık vermek için bazen oldukça aşırı ifadeler kullanmıştır. Hepsi doğruydu. Ama aşırı oldukları düşünülebilirdi çünkü din yetkililerinin yanlış öğretişlerinden büyük farklılık gösteriyorlardı. Bu ifadelerden biri bu ayetlerle bulunur:

“Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı'nın Egemenliği'ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.”  (Markos 10:15, İncil)

İsa’nın temel öğretişlerinden biri Tanrı’nın Egemenliği’ydi. Bazen bundan Göklerin Egemenliği diye söz etti. Egemenlik derken İsa’nın nereden söz ettiğini biliyor musunuz? Oraya nasıl girileceğini ya da içeriye girilmesine izin verilenlerden biri olmak için ne yapmak gerektiğini biliyoruz ama öncelikle burası neresidir? Kısaca, Tanrı’nın Egemenliği’nin Tanrı’nın gücü ve yetkisinin dinamik varlığının açıkça göründüğü bir yer olduğunu söyleyebiliriz. Bunun, bir şimdiki zamana ait, bir de gelecek zamana ait yönü var. Tanrı’nın gücü ve egemenliğinin göründüğü bu yerde olabilirsiniz ya da buranın dışında olabilirsiniz. Egemenlik, İsa aracılığıyla, İblis’in varlığını ve etkisini ortadan kaldıran yetki ve kudretin çözülmesini sağlayan ilahi kurtarışla ilgilidir. İsa’nın halk önünde yetkisini sergilemesiyle ilgili buradaki pek çok yazımızla, Tanrı’nın Egemenliği’nin başlangıcını resmediyoruz. Gerçekten de hayatta gözümüzle gördüklerimizden çok daha fazlası var.