headerLogo2b-18pt-myriadpro

Muhammed'in Geleceği İncil'de Önceden Bildirilmiş miydi? 3- Matta 11:11. Göklerin Egemenliği ile İlgili Bu ayette Sözü Edilen Kişi Kimdir?

 

07 image11619 bible love book heart red 45Göklerin Egemenliği’nin ne olduğu üzerinde düşünmemiz için iki neden vardır. Daha önce söylediğim gibi, Muhammed’e hiç Göklerin Egemenliği’ne giriş izni verilip verilmediğini belirlememiz gerekiyor. Fakat bundan daha önemlisi, sizin kendinizin nasıl gireceğinizi bilebilmeniz için Göklerin Egemenliği’ni tanımanız gerekir!

Vaftizci Yahya’nın sözünü ettiği Göklerin Egemenliği gelmek üzereydi. İsa’nın ruhsal egemenliği başlamak üzereydi. Kral’ın öncüsü olan Vaftizci Yahya’yı reddederek, halk aslında Kral’ı da reddediyordu. İsa, Yahudi halkı tarafından reddedilmiş olabilirdi ve Vaftizci Yahya’nın hapse atılması ve ölümü bunun bir işaretiydi. Bununla birlikte, bu reddetme, müjdenin Öteki Uluslar’a ulaşması için kapıyı açacaktı. Bu Kral’ı reddedenler kendileri zararlı çıkarlar çünkü İsa’nın egemenliği asla sonu gelmeyecek bir egemenliktir!

İsa’nın sözlerinin, Vaftizci Yahya’nın sözlerinin yankısı olduğuna dikkat edin. Egemenlik, Kral’ın aralarından olmaları anlamında yakındı.

“O günden sonra İsa şu çağrıda bulunmaya başladı: "Tövbe edin! Çünkü Göklerin Egemenliği yaklaştı."” (Matta 4:17, İncil)

Egemenlik, Kral’ın varlığında vardı. Bu, Göklerin Egemenliği’nin ikinci evresiydi. Bununla birlikte, bu evre sona ermiştir. Kral göklere gittiğinde sona erdi. Göklerin Egemenliği sona ermedi, sadece bu evre sona erdi.

Egemenlik’in üçüncü evresi, geçici bir şekilde betimlenmiştir. İsrail ulusu tarafından reddedildikten sonra, Kral, göklere geri döndü. Bugün, krallığını kabul eden herkesin yüreğinde bu egemenlik mevcuttur.

'Muhammed'in İncil'de bildirilmesi: Matta Müjdesi’nde söz edilen kişi Muhammed midir?' adlı yazıyı okudunuz mu? Bu yazıda Bağ Benzetmesi hakkında yaptığım birkaç yorumu tekrarlamak yararlı olacaktır:

Çarmıha gerilmesinden birkaç saat önce İsa, kendisini öldürme yetkisine sahip Roma Valisi’yle konuşuyordu. Eşi, O’nu öldürmemesini rica ediyordu. “Pilatus yargı kürsüsünde otururken karısı ona, "O doğru adama dokunma. Dün gece rüyamda O'nun yüzünden çok sıkıntı çektim" diye haber gönderdi.” (Matta 27:19, İncil). Fakat Pilatus karısı yerine, kalabalığın isteğine kulak verdi. Bilmeden, aslında Tanrı’nın isteğini yerine getiriyordu. İsa’nın bu dünyasal yöneticiye ne dediğine dikkat edin:

08 like a child to enter the kingdom temp4  45“İsa, "Benim krallığım bu dünyadan değildir" diye karşılık verdi. "Krallığım bu dünyadan olsaydı, yandaşlarım, Yahudi yetkililere teslim edilmemem için savaşırlardı. Oysa benim krallığım buradan değildir." Pilatus, "Demek sen bir kralsın, öyle mi?" dedi.
İsa, "Kral olduğumu sen söylüyorsun" karşılığını verdi. "Ben gerçeğe tanıklık etmek için doğdum, bunun için dünyaya geldim. Gerçekten yana olan herkes benim sesimi işitir."” (Yuhanna 18: 36-37, İncil)

Pilatus, İsa’nın kendisine ve Roma’ya karşı gerçekten siyasal bir tehdit oluşturup oluşturmadığını bilmek istiyordu. İsa ona, siyasal bir amaç taşımadığı konusunda güvence verdi. İsa, krallığını inkar edemezdi ama Pilatus’un Roma’ya karşı bir tür tehdit olduğu konusunda korkularını yatıştırdı. Pilatus’un da Yahuda’nın valisi olarak kendi yönetimi konusunda kaygılanmasına gerek yoktu. İsa, yönetimi ele geçirmeyecekti. Kurtarıcımız’ın ilk gelişinin nedeni, ilahi olarak atanmış yetkiye karşı çıkmak değil, Tanrı’nın gerçeğini insana açıklamaktır. Çağrısı, devrim değil, vahiydi.

İsa, Bağ Benzetmesini anlattığında, sözünü ettiği ‘ulus’, dünyasal sınırları olmayan bir egemenlikti.

Egemenliğin bir sonraki evresi, görünür denilebilecek kısmıdır. Kutsal Kitap’ı çalıştıkça, özellikle de İncil’in son kitabı olan Vahiy Bölümü’nü, İsa Mesih’in dünyada 1.000 yıllık egemenliğinin geldiğini görürsünüz.

“Sonra bir meleğin gökten indiğini gördüm. Elinde dipsiz derinliklerin anahtarı ve büyük bir zincir vardı. Melek ejderhayı -İblis ya da Şeytan denen o eski yılanı- yakalayıp bin yıl için bağladı. Bin yıl tamamlanıncaya dek ulusları bir daha saptırmasın diye onu dipsiz derinliklere attı, oraya kapayıp girişi mühürledi. Bin yıl geçtikten sonra kısa bir süre için serbest bırakılması gerekiyordu. Bazı tahtlar ve bunlara oturanları gördüm. Onlara yargılama yetkisi verilmişti. İsa'ya tanıklık ve Tanrı'nın sözü uğruna başı kesilenlerin canlarını da gördüm. Bunlar, canavara ve heykeline tapmamış, alınlarına ve ellerine onun işaretini almamış olanlardı. Hepsi dirilip Mesih'le birlikte bin yıl egemenlik sürdüler.” (Vahiy 20:1-4, İncil)

09 image9481 sin judgment hell 45Bin yıl başlamadan önce İblis’in bağlanması gerekiyor. Bir anlamda, İsa Mesih, İblis’i, dünyaya geldiğinde bağladı. Bunu, O’na Kurtarıcı ve Rab diyen herkes için yaptı. Ben İblis’ten daha mı güçlüyüm? Hayır, ama içimde mesken kurmuş Olan daha güçlü. “Yavrularım, siz Tanrı'dansınız ve sahte peygamberleri yendiniz. Çünkü sizde olan, dünyadakinden üstündür.” (1. Yuhanna 4: 4, İncil). Bunun için yüceliği kim alacak?

“Kurtarıcımız tek Tanrı, sizi düşmekten alıkoyacak, büyük sevinç içinde lekesiz olarak yüce huzuruna çıkaracak güçtedir. Yücelik, ululuk, güç ve yetki Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla bütün çağlardan önce, şimdi ve bütün çağlar boyunca Tanrı'nın olsun! Amin.” (Yahuda 1: 24-25, İncil)

Bin yıl süresince İblis tutulacak. Bu, bağlanma sürecinin başka bir aşamasıdır. İsa Mesih’in egemenliğinin sonuna doğru, İblis’in, son ve kısa isyanı için tekrar çözüleceğini okuyoruz. İsa, bu ayette, görünüm evresinden söz ederken Göklerin Egemenliği’nden söz ediyordu:

“Size şunu söyleyeyim, doğudan ve batıdan birçok insan gelecek, Göklerin Egemenliği'nde İbrahim'le, İshak'la ve Yakup'la birlikte sofraya oturacaklar.” (Matta 8:11, İncil)