İSA İNSAN OLARAK GÜNAH İÇİN BİR KURBAN OLDU. “Oysa Mesih, kendisini bir kez kurban ederek günahı ortadan kaldırmak için çağların sonunda ortaya çıkmıştır. Bir kez ölmek, sonra da yargılanmak nasıl insanların kaderiyse, Mesih de birçoklarının günahlarını yüklenmek için bir kez kurban edildi. İkinci kez, günah yüklenmek için değil, kurtuluş getirmek için kendisini bekleyenlere görünecektir.” (İbraniler 9:26-28). “O günahlarımızı, yalnız bizim günahlarımızı değil, bütün dünyanın günahlarını da bağışlatan kurbandır.” (1.Yuhanna 2:2)
TANRI OLARAK, GÜNAHI BAĞIŞLADI. “İsa onların imanını görünce felçliye, "Oğlum, günahların bağışlandı" dedi. Orada oturan bazı din bilginleri ise içlerinden şöyle düşündüler: "Bu adam neden böyle konuşuyor? Tanrı'ya küfrediyor! Tanrı'dan başka kim günahları bağışlayabilir?" Akıllarından geçeni hemen ruhunda sezen İsa onlara, "Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz?" dedi. "Hangisi daha kolay, felçliye, `Günahların bağışlandı' demek mi, yoksa, 'Kalk, şilteni topla, yürü' demek mi? Ne var ki, İnsanoğlu'nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye..." Sonra felçliye, "Sana söylüyorum, kalk, şilteni topla, evine git!" dedi.” (Markos 2:5-10)
İSA İNSAN OLARAK HER ŞEYİ BİLMİYORDU. “Orada, on iki yıldır kanaması olan bir kadın vardı. Birçok hekimin elinden çok çekmiş, varını yoğunu harcamış, ama iyileşeceğine daha da kötüleşmişti. Kadın, İsa hakkında anlatılanları duymuştu. Bu nedenle, kalabalıkta O'nun arkasından gelip giysisine dokundu. İçinden, "Giysilerine bile dokunsam kurtulurum" diyordu. O anda kanaması kesiliverdi. Kadın, bedeninin derinliğinde acıdan kurtulduğunu hissetti. İsa ise, kendisinden bir gücün akıp gittiğini hemen anladı. Kalabalığın ortasında dönüp, "Giysilerime kim dokundu?" diye sordu.” (Markos 5:25-30)
TANRI OLARAK, HER ŞEYİ BİLİYORDU. “Öyle ki, anlayışın verdiği tam güvenliğin bütün zenginliğine kavuşsunlar ve Tanrı'nın sırrını, yani bilginin ve bilgeliğin bütün hazinelerinin saklı olduğu Mesih'i tanısınlar.” (Koloseliler 2:2-3). “Ama İsa bütün insanların yüreğini bildiği için onlara güvenmiyordu.” (Yuhanna 2:24). “Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, "Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz?” (Matta 9:4)
İSA İNSAN OLARAK ÖZEL BİR GÜCE SAHİP DEĞİLDİ. “Ben kendiliğimden hiçbir şey yapamam.” (Yuhanna 5:30)
TANRI OLARAK TÜM GÜÇLERE SAHİPTİ. “Çünkü Tanrılığın bütün doluluğu bedence Mesih'te bulunuyor.” (Koloseliler 2:9)
İSA İNSAN OLARAK, ETTEN VE KEMİKTEN BİR BEDENE SAHİPTİ. Ölümden dirilişinden sonra, İsa öğrencilerine göründü ve şöyle dedi, “Ellerime, ayaklarıma bakın; işte benim! Dokunun da görün. Hayaletin eti kemiği olmaz, ama görüyorsunuz, benim var.” (Luka 24:39)
TANRI OLARAK TANRILIĞIN TÜM DOLULUĞU ONDA BULUNMAKTADIR. “Çünkü Tanrılığın bütün doluluğu bedence Mesih'te bulunuyor.” (Koloseliler 2:9)
İSA İNSAN OLARAK BİR KULDU.** “Ama kul özünü alıp insan benzeyişinde doğarak ululuğunu bir yana bıraktı. İnsan biçimine bürünmüş olarak ölüme, çarmıh üzerinde ölüme bile
boyun eğip kendini alçalttı.” (Filipililer 2:7-8)
TANRI OLARAK, KENDİSİNE KULLUK ETMEMİZ GEREKEN RABDİ VE HALA ÖYLEDİR. “Onlar oradayken, Meryem'in doğurma vakti geldi ve ilk oğlunu doğurdu. Onu kundağa sarıp bir yemliğe yatırdı. Çünkü handa yer yoktu. Aynı yörede, sürülerinin yanında nöbet tutarak geceyi kırlarda geçiren çobanlar vardı. Rab'bin bir meleği onlara göründü ve Rab'bin görkemi çevrelerini aydınlattı. Büyük bir korkuya kapıldılar. Melek onlara, "Korkmayın!" dedi. "Size, bütün halkı çok sevindirecek bir haber müjdeliyorum: Bugün size, Davut'un kentinde bir Kurtarıcı doğdu. Bu, Rab olan Mesih'tir.” (Luka 2:6-11)
** “…ululuğunu bir yana bıraktı.” Bunun anlamı Tanrı’nın Tanrısal doğası ve mükemmeliyetini tam anlamıyla bırakması olamaz. Tanrı’nın bunu yapması mümkün olamazdı. Her şeye gücü yetme ve her şeyi bilme özelliklerini bırakamaz. Tanrı olmayı bırakamaz. Öte yandan, belirli bir süre için görkeminin görüntüsünü bir kenara bırakması olarak anlaşılabilir. Bunu söylerken, yüceliğinin dışsal görünümlerini bir kenara bırakabilmesini kast ediyorum.
Güneş, bir bulut veya güneş tutulması nedeniyle tam olarak görünmediği zaman görkeminde bir değişiklik olmaz. Görmesek de, güneşten çıkan ışınlar sönmüş değildir. Aynı şekilde, güneş de herhangi bir değişime uğramamıştır.
Tanrı ilahi olma özelliğini geçici bir süre için saklayabilir mi? Bunu yapabilir çünkü Tanrı bize böyle yaptığını söylüyor. Tanrı biçiminde iken, bunun üzerine başka bir biçim aldı. Kul biçimini aldı. Kul olarak göründü, bir kulun işlerini yaptı ve bir kul olarak sayıldı. Kullara uygun görülen eylemleri yapmak üzere kendini alçalttı. İsa öğrencilerine şöyle dedi, “Oysa ben aranızda hizmet eden biri gibi oldum.” (Luka 22:27)
Tanrımız’ın içinde nasıl da harika bir lütuf bulunuyor! “Bu lütuf, tanrısızlığı ve dünyasal arzuları reddedip şimdiki çağda sağduyulu, doğru, Tanrı yoluna yaraşır bir yaşam sürebilmemiz için bizi eğitiyor. Bu arada, mübarek umudumuzun gerçekleşmesini, ulu Tanrı ve Kurtarıcımız İsa Mesih'in yücelik içinde gelmesini bekliyoruz. Mesih bizi her suçtan kurtarmak, arıtıp kendisine ait, iyilik etmekte gayretli bir halk yapmak üzere kendini bizim için feda etti.” (Titus 2:12-14)