headerLogo2b-18pt-myriadpro

Cehennemde Farklı Ceza Düzeyleri Var mı?

Bilmeniz gereken Grekçe bir Kelime

10 image3572 look up 45İncil'de İsa'nın gerçek izleyicilerinin yargılanmasıyla ilgili bölüme bir bakalım. “Çünkü bedende yaşarken gerek iyi gerek kötü, yaptıklarımızın karşılığını almak için hepimiz Mesih'in yargı kürsüsü önüne çıkmak zorundayız.” (2.Korintliler 5:10, İncil). Bu ayeti okuyup da doğru anlamamak mümkün müdür? Evet, mümkündür. 'Yargı kürsüsü' ifadesini görüyoruz ve gözümüzün önüne korkunç, kocaman, beyaz bir taht geliyor. Aklımıza cezalandırma, umutsuzluk ve mahkumiyet düşünceleri doluşuyor.

Ne var ki İncil'in orijinal dilini bilen, ve İyi Çoban'ı tanıyan bir kişi bu şekilde tepki vermez. Bu ayetteki 'yargı' kelimesinin Grekçesi 'bema'dır. İsa Mesih'in gerçek izleyicileri 'Bema Kürsüsü' önüne çıkacak-Mesih'in Bema Kürsüsü. Bema Kürsüsü insanlara ödüllerin dağıtıldığı bir yerdir. O esnada yargının da gerçekleşeceği doğru olsa da buna cezalandırma dahil değildir. Grekçe bilen birine, atletizm yarışlarının sonunda ne olur diye sorun, kazananların 'Bema Kürsüsü' önüne çıkacaklarını söyleyeceklerdir. Birinci, ikinci veya üçüncü bitiren kişiye bir kupa, kurdele veya bir tür ödül verilir. 'Bema Kürsüsü' önüne çıkan hiç kimse mahkum edilmez. Tam tersine ödüllendirilirler. Bazılarına diğerlerinden daha büyük ödüller verilir, ama iyi haber şu ki herkes bir ödül alır.

(5)  “Adı yaşam kitabına yazılmamış olanlar ateş gölüne atıldı.” Hiçbir kelime bundan daha kapsamlı olamaz: “Adı yaşam kitabına yazılmamış olanlar.” Tüm kitaplar arasında en önemli olan kitapta adlarının yazılmasını istemeyen herkesi kapsar. Bu kişiler adlarının İsa’nın adıyla anılmasını istemediler. Bu dünyanın kralları, başkanları, spor kahramanları, filozofları ve hayırseverleri sonsuza dek mahvolacak. Birçok yoksul ve zengin, kibirli ve mütevazi, dindar insan da onlarla birlikte olacak. Ne kadar trajik bir an olacak!

Bana inanın, listeyi yaparken derin derin iç çektim. Bu bana İsa’nın şu sözlerini hatırlatıyor: “Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz.” (Matta 23:37, İncil). 11 image9896 crowd line zzz 45

İncil’de İsa’nın gelecek olan yargıyı ayrıntılı bir şekilde anlattığı kısımda acımayla dolduğunu görüyoruz. “…ama siz istemediniz.” Daha biraz önce Yeruşalim kendi için ağlamıştı. “İsa Yeruşalim'e yaklaşıp kenti görünce ağladı.” (Luka 19:41). Uluslara ve size karşı merhameti bugün de aynıdır.

Diğer her şeyden farklı olarak, bu listedeki bireyler, sonsuz yazgılarının bağlı olduğu tek şey konusunda benzerdir. Tanrı’nın isimlerini Kuzu’nun yaşam kitabına kaydetmesine izin vermediler. Bu konuda bu insanlarla ortak bir yana sahip olmak istemezsiniz değil mi? Umarım istemezsiniz. Bense istemem.

Cehennemde farklı cezalandırma dereceleri mi var? Evet.

Bazıları daha ağır ceza alacak, bazıları ise daha az; yaptıklarına bağlı. Ne yapmış olurlarsa olsunlar, yaptıkları hiçbir iyilik bedenlerinin ve canlarının sonsuza dek Tanrı’dan ayrılmasına engel olamayacaktır. Hepsi ateş gölüne atılacaktır. Kişisel olarak ben, cezamın başka birininkinden daha az olacağını düşünerek avunamam. Önemli değil ki! Herkes sonsuza dek lanetlendi!

Ne kadar üzücü, ve aslında ne kadar gereksiz bir sahne. İsa Mesih öldüğü ve orada duran herkesin günahlarının cezasını taşıdığı halde inanmayan herkes sonsuza dek acı çekecek. Bütün kitaplarda okunabilecek bütün kötülükler için öldü İsa. Yargıç, göklerden Kurtarıcı olmak üzere yeryüzüne geldi ama insanlar O’nu reddettiler. Gökleri bile şaşırtan bir hareketle Tanrı kendini onların günahları yerine cezalandırdı. Buna karşın, insanlar kendi erdemlerine güvenerek O’nun karşısına çıkmakta kararlılar. Dindarlıklarının düzeyinden memnunlar. Ancak artık bu dindarlık onlara bekledikleri huzuru vermeyecek. Cehennemde kendi doğruluklarından bahsedemeyecekler. O andan itibaren 200 veya 200.000 yıl sonra da bundan bahsedemeyecekler. İnanın bana! 

12 wall394 doubt reject tanish 45Tanrı’nın İsa’nın çarmıhta acı çekmesine izin vermesi düşüncesinin bazılarınız için kabul edilmez olduğunun farkındayım. Nasıl olur da İsa, siyasi suçlular, hırsızlar ve katiller için tasarlanmış olan korkunç bir Roma çarmıhında can verebilir? Tanrı nasıl böyle kötü bir şeye izin verebilir, diye soruyorsunuz. İsa’nın yakın arkadaşları arasından bir havarinin İsa’nın yakında yaşayacağı korkunç ölümle ilgili söylediklerini kabul edemediğini biliyor muydunuz?

“İsa, İnsanoğlu'nun çok acı çekmesi, ileri gelenler, başkahinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üç gün sonra dirilmesi gerektiğini onlara anlatmaya başladı.  Bunları açıkça söylüyordu. Bunun üzerine Petrus O'nu bir kenara çekip azarlamaya başladı.” (Markos 8:31-32, İncil)

Çoğu insan için İsa’nın çarmıha gerilmesi, başarısızlıktan başka bir şey değildir. Tanrı’nın yenilgiye uğramış olduğundan başka ne gösterir, derler. Bu olayın, ‘İşte Tanrı’nın yenilgiye uğradığı an! İnsan zafer kazandı!’ diye bas bas bağıran bir işaret olduğunu söylerler. Gerçekten öyle mi? İncil’in öğrettiği bu değil. Sitemizde çeşitli makaleleri ve Sorular bölümünde en çok ilginizi çeken sorulara yanıtlarımı okurken, İsa’nın çarmıha gerilmesi hakkında bambaşka bir şey okuyacaksınız. Çarmıh, yenilginin yaşandığı bir yer değildi. Aksine, zaferin kazanıldığı bir yerdi. Tanrı çarmıhta, insana duyduğu sevgiyi ve bağışlama isteğini gösterdi.