headerLogo2b-18pt-myriadpro

Kim Olduğunu Sanıyorsun? Tanrı mı?

17 image12291 rock rocks wide 45“Seni iyi işlerden ötürü değil, küfür ettiğin için taşlıyoruz. İnsan olduğun halde Tanrı olduğunu ileri sürüyorsun.” (Yuhanna 10:33). İsa, şayet, “Afedersiniz Baylar ama beni yanlış anladınız. Ben Tanrı olduğumu ileri sürmüyorum” deseydi gelen taşlardan kurtulabilirdi. Fakat İsa iddialarını inkar etmiyor. “Ben ve Baba biriz.” İsa bu sözlerle, kendisinin ve Baba’nın doğa ve öz olarak bir olduğunu söylüyordu. İki ayrı öz, iki ayrı Tanrı değil. Tek bir öz, tek Tanrı.

Aşağıda son örneğe yer verdim. Bu sözlere kulak verin ve, İsa’nın sözlerini işiten Yahudiler gibi tepki verip vermeyeceğinizi söyleyin. Yahudi olsaydınız, Musa’nın yasasında RAB’bin adına saygısızlık eden kişiye nasıl davranılması gerektiğini bilirdiniz.

İSA’NIN SÖZLERİ: Babanız İbrahim günümü göreceği için sevinçle coşmuştu. Gördü ve sevindi." Yahudiler, "Sen daha elli yaşında bile değilsin. İbrahim'i de mi gördün?" dediler. İsa, "Size doğrusunu söyleyeyim, İbrahim doğmadan önce ben varım" dedi.” (Yuhanna 8:56-58)

YAHUDİLER’İN TEPKİSİ: “O zaman İsa'yı taşlamak için yerden taş aldılar, ama O gizlenip tapınaktan çıktı.” (Yuhanna 8:59). İsa’nın, -tam olarak o sözleri kullanmasa da, Tanrı olduğunu söylediğini anladılar.

TEPKİLERİNİN NEDENİ: “İsrail halkına de ki, 'Kim Tanrısı'na lanet ederse günahının cezasını çekecektir. RAB'be söven kesinlikle öldürülecektir. Bütün topluluk onu taşlayacak. İster yerli ister yabancı olsun, RAB'be söven herkes öldürülecektir.” (Levililer 24:15-16, Eski Antlaşma).

İsa hiç bir zaman Tanrı olduğunu söylemediği için İsa’nın Tanrı olamayacağını söylemek bir an için mantıklı görülebilir. Ne zamana kadar? Ta ki ben, “İsa, hiçbir zaman Tanrı olmadığını söylemedi, o nedenle Tanrı’dır” diyerek karşılık verene kadar.

18 image4389 boulder works deeds grace 45Fakat dizinin bu ilk yazısında, İsa’nın bize daha iyi bir din göstermek için gelmediğini görmenizi istiyorum. Bunun yerine, dinin ağır yollarına bir alternatif olarak bizi kendisine davet ediyor. “Ağır” diyorum çünkü insanların dinleri Tanrı’ya erişme çabalarıdır ve tırmanış genellikle yorucudur. Daha da kötüsü, Tanrı’nın kabul ettiği noktaya varıp varmadığınızı hiçbir zaman bilemiyorsunuz. Böylece sürekli olarak tırmanmaya devam ediyorsunuz. Benim umudum ve duam İsa’nın sunduğu “rahatlığı” arzulayan biri olmanız. Öyle misiniz?

İsa dedi ki,

“Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar! Bana gelin, ben size rahat veririm.” (Matta 11:28).

1) İsa kime hitap ediyordu? “…bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar.” İnsanlar, din önderlerinin kendilerinden beklediği katı dinsel görevlerden bitkin yorgun düşmüşlerdi ve yükleri ağırdı.

2) Davet neydi? “Bana gelin…” İsa’ya gelin. Bir dine değil ama bir kişiye.

3) Gelenlere verilen vaat neydi? “…ben size rahat veririm.” Gerisi bizim Tanrı için yapabileceklerimize değil, İsa’nın bizim için halihazırda yapmış olduklarına dayanıyor. İsa ruhsal rahatlık, vicdani huzur, zihinsel rahatlık, canın sakinliği, günahlarımız için tam bir bağışlama ve cennette sonsuz yaşam vaat ediyor.

Özlediğiniz şey bu mu? Umarım.

Son Düşünceler

Hiç gittiği her yerde tüm dikkatleri üzerine toplayan biriyle karşılaştınız mı? Bazı gizemli, tanımlanamaz özellikleri onu başka herkesten ayırır. İşte, iki bin yıl önce İsa Mesih için de durum böyleydi. 19 image614a 45Ama onu işitenleri büyüleyen sadece İsa’nın kişiliği değildi. Onun sözlerine ve yaşamına tanıklık edenler İsa’da bütün diğer insanlardan farklı bir şey olduğunu anlatıyorlar bize.

İsa’ya güvenin tek delili kendisiydi. Hiçbir zaman ne kitap yazdı, ne bir orduya komutanlık yaptı, ne siyasal bir konuma sahip oldu ne de herhangi bir mülkü oldu. Çoğunlukla, köyünün çevresinde 100 km’lik bir alan içinde yolculuk yaptı ve kışkırtıcı sözleri ve şaşırtıcı eylemlerini görüp hayretler içinde kalan kalabalıkları kendine çekiyordu.

Fakat İsa’nın büyüklüğü kendisini gören ve duyan herkes için açıktı. Çoğu tarihsel kişilik nihai olarak tarih kitaplarında silinip kalsa da, İsa hala binlerce kitabın odak noktası ve eşi benzeri olmayan bir şekilde medyada tartışma konusudur. Tartışmaların büyük kısmı İsa’nın kendisi hakkında ileri sürdüğü iddialar hakkındadır. İsa’nın kendisi hakkında söyledikleri hem kendisini izleyenleri hem de düşmanlarını şaşırttı.

İsa’nın hem Roma yetkilileri hem de Yahudi hiyerarşisi tarafından bir tehdit olarak görülmesinin nedeni temel olarak eşsiz iddialarıydı. Kendisine güvenilmesi için delilleri veya siyasal bir güç tabanı olmayan dışarıdan gelen biri olduğu halde, İsa sonraki 20 yüzyıl boyunca dünyayı değiştirdi. Oldukça büyük bir başarı, öyle değil mi? Başka ahlak ve din önderleri de dünyamız üzerinde etki bıraktılar ama hiçbirinin etkisi İsa’nın dünyamız üzerindeki etkisine eş olamaz.