headerLogo2b-18pt-myriadpro

İsa’nın İkinci Gelişi: İlahi Tanıklık

19 image4120 sorrow sad 45Bizim sevgimiz başkalarına bağlıdır. Önümüzden bin kişi geçecek olsa, hepsine karşı aynı duyguları hissetmeyiz. Sevgimiz, görünümleri ve kişiliklerine bağlı olacaktır. Hoşlandığımız birkaç kişi bulsak bile, duygularımız çoğu zaman dalgalanır. Onları sonsuz bir sevgiyle seveceğimize yemin ederiz ama yüreklerimizin ne kadar kırılgan olduğunu biliriz. Bize karşı davranışlarının onlara olan sevgimizi etkilediğini biliriz. İster beğenin ister beğenmeyin, sevgimizi bu şeyler belirler. Sert bir söz, tutulmayan bir söz, uygunsuz bir şaka, bencil bir davranış ve sevgimiz hemen soğur.

Tanrı’nın sevgisi böyle değildir. Tanrı’nın bize olan sevgisi üzerinde sıcaklığına tesir eden bir etkimiz yok. Tanrı’nın sevgisi içinden gelir, bizde bulduklarından değil. Sevgisinin nedeni yoktur ve içten gelir. Doğasının bir parçasıdır. “Tanrı sevgidir.” (1.Yuhanna 4:8, İncil). Tanrı sevmediğinde, Tanrı olamaz.

Son paragraftaki her şey harika bir şekilde gerçek olsa da, bir gerçeğin altını çizmemizde fayda var. Tanrı’nın sevgisi bizde bulduklarından değil, kendi içinden kaynaklanır. Bunu tekrar ederken Katolik sevdiklerimi düşünüyorum çünkü Tanrı’nın kabullenmesini hak etmeye ve onayını kazanmaya çalışıyorlar. Birçok insan bu şekilde yaşıyor. Peki ya siz? Nasıl cennete gitmeyi umut ettiğinize bağlı.

İncil’de açıklanan kurtuluş, Tanrı tarafından verilmiştir, Tanrı’nın güdümündedir, kuvvetini Tanrı’dan alır ve Tanrı’dan kaynaklanır. Bu armağan insanın Tanrı’ya armağanı değildir. “Kim Tanrı'ya bir şey verdi ki, karşılığını O'ndan isteyebilsin?” (Romalılar 11:35, İncil). Armağan, Tanrı’nın insana armağanıdır. Bu bizim için hayret verici bir şeydir, en azından öyle olmalı. 20 image11702 barter framed 45İncil’de, Tanrı’nın tam bağışlamayı, cennet vaadini ve hak edecek hiçbir şey yapmamış olanlara yeni yaşamı duyurduğunu görüyoruz! Ayrıca, bunun yerine yargıyı hak ediyorlar! Cehennem vatandaşlığımızı kalıcı hale getirmek yerine, cennette karşılıksız vatandaşlık teklif ediliyor. 

TANRI TAKAS YAPMAZ

Bazı insanların Tanrı’ya yaklaşımı takas sistemi gibidir. Sizin Tanrı’ya yaklaşımınız böyle olmayabilir fakat insanların çoğunluğu böyle yapar. Şöyle düşünüyorlar, “Şunu yaparsam, Tanrı da karşılığında şunu yapar. Bunu yaparsam Tanrı beni sever. Birkaç kere daha fazla yaparsam Tanrı beni daha fazla sever. Doğru olanı yapmazsam, Tanrı beni sevmez.” İmanları performansa dayanmaktadır. Buna karşılık, gerçek Hıristiyanlık’ta pazarlık konusu yoktur. İnsan pazarlık yapamaz. Nitekim, insanın pazarlık edecek durumu yoktur. Peki neden? Bunu daha önce öğrenmiştik. “Yazılmış olduğu gibi: Doğru kimse yok, tek kişi bile yok.” (Romalılar 3:10, İncil) 

“Senin ‘temiz’in temiz değil.” Annemin o zamanlar, sözlerinin Kutsal Kitap’ın başlıca gerçeklerden birini ifade ettiğini bildiğinden kuşkuluyum ama ediyorlar. Temiz değiliz ve hiçbir zaman temiz olamayız. Tanrı’nın temizlik standardına göre olamayız. Doğru değiliz ve hiçbir zaman doğru olamayız. Tanrı’nın doğruluk standardına göre olamayız. Aksine, yargıyı hak ediyoruz ve İsa, sevgisiyle müdahale etmiş olmasaydı, bu yargı üzerimize gelmiş olurdu. Düşünün bir kere. Tarihsel olayları sırasıyla kaydeden yapıtlarda, İsa’nın bizim için başarıyla tamamladığı gibi başka bir kurtarış görevi asla olmamıştır. İsa dedi ki,

“Ben iyi çobanım. İyi çoban koyunları uğruna canını verir. Bu ağıldan olmayan başka koyunlarım var. Onları da getirmeliyim. Benim sesimi işitecekler ve tek sürü, tek çoban olacak. Canımı, tekrar geri almak üzere veririm…Canımı kimse benden alamaz; ben onu kendiliğimden veririm. Onu vermeye de tekrar geri almaya da yetkim var.” (Yuhanna 10:10, 16-18, İncil). Bunlar, çarmıhı yüklenen ve ölümden dirilenin sözleri- hepsi, insanın değil, O’nun zaman çizelgesine göre gerçekleşti.

21 image11475 blood lamb sacrifice dark 45 mapVaftizci Yahya’yı etkileyen gerçeği hatırlıyor musunuz? “Yahya ertesi gün İsa'nın kendisine doğru geldiğini görünce şöyle dedi: "İşte, dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı Kuzusu!” (Yuhanna 1:29, İncil). Bu, İncil’deki en inanılmaz anlardan biridir. Tanrı Kuzusu’nu düşünmek bizlerde her zaman hayret duygusu uyandırmalıdır. Neden mi? Şayet adınız Kuzu’nun Kitap’ına girdiyse, sonsuza dek güvendesiniz demektir.

Dünyasal vatandaşlığına sahip olduğumuz ülkemizde adımız birçok defterde kaydedilmiştir. Fakat cennet vatandaşlığımızla ilgili, adımızın kayıtlı olduğu tek bir kitap vardır. Önümüzdeki birkaç gün içinde Kurtarıcı’dan sizin adınızı da kitabına yazmasını istemeniz, benim umudum ve duamdır.

"Oraya [Cennete] murdar hiçbir şey, iğrenç ve aldatıcı işler yapan hiç kimse asla girmeyecek; yalnız adları Kuzu'nun yaşam kitabında yazılı olanlar girecek." (Vahiy 21:27, İncil)

TANRI SİZİ SEVİYOR

Tanrı’nın sevgisi niteliklerinden biridir. Asla tükenmez. Tanrı’nın artık sevmeyeceği gün, Tanrı’nın artık var olmayacağı gündür. Tanrı’nın sevgisi değişmez. Tanrı’yı hiçe saysak da, görmezden gelsek de, reddetsek de, veya O’na itaatsizlik etsek de, Tanrı değişmez. Değişmeyecek. Kötülüğümüz Tanrı’nın sevgisini azaltamaz. İyiliğimiz de artıramaz. Ahlaki hatalarımız sevgisini tehlikeye sokamayacağı gibi, imanımız da sevgisini artıramaz. Tanrı başarısız olduğumuzda bizi daha az sevmez, başarılı olduğumuzda daha fazla sevmez. Tanrı sizi olduğunuz gibi seviyor FAKAT SİZİ O ŞEKİLDE BIRAKMAYI REDDEDİYOR. Tanrı, sizi günahlarınızın bedelini sizin ödemeniz gerekecek bir durumda bırakmak istemez. “…size karşı sabrediyor. Çünkü kimsenin mahvolmasını istemiyor, herkesin tövbe etmesini istiyor.” (2.Petrus 3:9, İncil)