Tünel içinde yapacağımız yolculuğu hatırlıyor musunuz? Dağa, ‘Zaman Dağı’ demiştim. Dağın bu tarafında durmuş, Yeni Antlaşma Kilisesinin, tünel içinde yaptığı 2.000 yıllık yolculuğundan çıkmasını bekliyoruz. Ortaya çıkacak kilisenin, İncil’de bulduğumuz kiliseye benzeyip benzemediğini görmek istiyorduk. Hayal kırıklığına uğradık mı? Evet, korkunç bir hayal kırıklığına uğradık.
Neyi gördük? Hıristiyan inancına, benim Ezo Gelin çorbasına eklediğim garip malzemelerden çok daha düzmece şeyler ekleyen bir kilise bulduk. Meryem’i yüceltmekten ve insanları Tanrı’nın onaylamadığı ruhsal liderlik konumlarına getirmekten kendisini koruyamayan bir kilise bulduk. Katolik Kilisesi’nin, Yeni Antlaşma Kilisesi’nin yolculuğuna başladığı tüneli kararttığını gördük. Katolik genelge ve kararlar üretip, bunların Kutsal Kitap’la aynı yetki ve ilahi onaya sahip olduğunu ilan ettiler! Gelecek yıl bunlara yenilerini ekleyecek. Sonra, yenilerini, yenilerini...
BÜYÜK BÖLÜNME
Kutsal Kitap’ta Tanrı Sözü’nün kilisenin yeterli ve en üstün iman kuralı olduğu gerçeğini ifade eden yüzlerce ayet vardır. Sadece Zebur’da bulunan Mezmur 119 bile Tanrı’nın Sözü’nün eşi olmayan değeri hakkında 176 ayet içeriyor. İsa şöyle öğretti, “İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, Tanrı'nın ağzından çıkan her sözle yaşar' diye yazılmıştır.” (Matta 4:4, İncil)
Katolik Kilisesi Tanrı Sözü’nün yeterliliği veya yetkisini sorgulamıyor. Sorun, Tanrı’nın Sözü’nün kimliği konusu etrafında dönüyor. Yani, Tanrı Sözü, Kutsal Yazılar artı Katolik Geleneklerden mi oluşuyor? Yoksa Tanrı Sözü sadece Kutsal Yazılar’dan mı oluşuyor? Devam eden tartışma içinde Katolikliği savunanlar, Katolik olmayanların Tanrı’nın sadece Kutsal Yazılar’ın kilisenin iman kuralı olarak işlev görmesini amaçladığını kanıtlamalarında ısrar ediyorlar. “Kutsal Kitap nerede ‘Sola Scriptura’ (Sadece Kutsal Yazılar) diyor?’ sorusunun yanıtını istiyorlar.
Bu taktik genel olarak karşılarındakini savunma konumuna soksa da, aslında, yanıltıcıdır. Her iki taraf da Kutsal Yazılar’ın Tanrı Sözü olduğunda ve bu şekilde ilahi yetkiyle konuştuklarında fikir birliği içindedir.
Çelişki yaşanan nokta Gelenektir. Katolik Kilisesi, Geleneğin de Tanrı Sözü olduğunu iddia ediyor. Bu nedenle Katolik Kilisesi’nin yanıtlaması gereken soru şudur:
1) İsa, peygamberler veya elçiler, İncil’de nerede Geleneğin Tanrı Sözü olduğunu öğretiyorlar?
2) Papa ve Katolik Kilisesi piskoposları tarafından yorumlandığı biçimiyle Kutsal Kitap ve geleneğin, birlikte kilisenin iman kuralı olacağı Kutsal Kitap’ta nerede söyleniyor?
Geleneğin ilahi yetkisi olduğunu iddia eden Katolik Kilisesi olduğu için, kanıtlama yükümlülüğü Roma’dadır. Bu iki soruya kısa bir yanıt şöyle verilebilir: Hiçbir yerde.
Fasulye, Kereviz Sapı ve Kutup Ayısı Eti
Ezo Gelin çorbasıyla ilgili örneğimi hatırlıyorsunuz, değil mi? Eğer bu çorbanın standart tarifine bir malzeme daha eklerseniz önemi olmayabilir. Bu malzemenin ne olduğuna bağlıdır, yani çorbanın tadını nasıl değiştireceğine. Peki ama tarife yabancı malzemeler eklemeye devam edersek ne olur? Fasulye, kereviz sapı, rendelenmiş peynir, dere otu, ayva, doğranmış pancar ve kutup ayısı eti eklersek? Her yıl Roma’da bir araya geliyoruz ve başka ne ekleyeceğimize karar veriyoruz. Onlar ne isterlerse ekleyebilirler fakat kesin olan bir şey var. Artık, oluşturdukları karışıma Ezo Gelin Çorbası denemez.
Aynı şekilde, 1.500 yıldan fazla bir süredir Katolik Kilisesi Hıristiyan inancına ve Kutsal Kitap’a yabancı o kadar çok ‘malzeme’ ekledi ki artık onların oluşturduğu türe Hıristiyanlık denemez. Yazının başında söylediğim gibi, İncil’i şöyle bir okumak bile, Katolik Kilisesi’nin kökeninin İsa veya elçilerinin öğretişlerine dayanmadığını ortaya koyar. Bunu nereden biliyoruz? İncil’de şunların adı geçmez:
- Papalık
- Meryem’e tapınma ve övgü
- Meryem’in hep bakire kalmış olması
- Meryem’in göğe alınması
- Cennetteki kutsallara duaları için ricada bulunmak
- Elçilerin birbirini izlemesi
- Bebek vaftizi
- Kilisenin buyruklarının cennete gitmek için erdem kazanmanın bir aracı olarak işlev görmesi
- Günahların rahiplere itiraf edilmesi
- Araf
- Kilise geleneği ve Kutsal Yazıların eşit yetkisi
- Evli olmayan erkeklerin kilisede liderlik konumlarına gelmesine izin verilmesi
Katolik Kilisesi, dünyaya Kutsal Kitabı verdiğini söylemek ister. Ben küçükken, dindar Katolik akrabalarım bana bunu söylerlerdi. Katolik Kilisesi Hıristiyan inancını zararlı öğretişlerden koruduğunu söyleyecek kadar ileri gider. Maalesef, yanılıyorlar. İlk olarak, Katolik Kilisesi, Yeni Antlaşma’daki kitaplardan hiçbirini yazmadığını kabul eder. Ayrıca, yukarıdaki listeden yer alan yanlış öğretişlerden kendisini koruyamamıştır!