headerLogo2b-18pt-myriadpro

Melekler Omuzlarının Üzerinden Baktılar

16 iii repentance1 temp5 45Tanrı’nın sabrının amacı nedir? Tövbe etmemiz. Tövbe için basit bir tanım vermemiz gerekirse, ‘insanın düşüncesini değiştirmesi’ diyebiliriz. İsa hakkında şunu veya bunu düşündük ve yaptıklarımızla Tanrı’yı hoşnut etmeye çalıştık. Tanrı’nın İsa’nın bizler için yaptığıyla eksiksiz bir şekilde hoşnut olduğuna inandığımız için düşüncemizi değiştiriyoruz. İsa hakkında düşüncemizi değiştiriyoruz. Eski yollarımızdan dönüyoruz ve  İsa’nın bu kadar büyük bir bedel karşılığında sağladığı kurtuluşu almak için yüreğimizi açıyoruz. Tövbe, sevgimizde bir değişim, Tanrı’ya dönüştür.

Peki ya tövbe etmezsek ne olacak? İsa diyor ki, “...tövbe etmezseniz, hepiniz böyle mahvolacaksınız.” (Luka 13:3, İncil). Çok sert sözler, öyle değil mi? Unutmayın, bunu söyleyen, cezamızı üzerine Yüklenen kişiyle aynıdır.

Bir zamanlar, İsa’nın sadece bir peygamber, iyi bir öğretmen ve hepimiz için iyi bir örnek olduğunu söylemek için acele etmiştim. Kimse bu konuda fikrimi değiştiremedi. Bir gece, yerel bir kilisenin önderi ve iki ihtiyarı evimde beni ziyarete geldiler. O mahalleye daha yeni taşınmıştım. Ziyaretlerinin amacı, hoşgeldiniz demek ve ruhsal konulara merakım olup olmadığını öğrenmekti. Tanrı hakkında inandıklarıyla ilgilenmediğimi mümkün olduğu kadar kibar bir şekilde söylemeye çalıştım. Bu, bir iş arkadaşım bana bir Kutsal Kitap verip İsa’ya ihtiyacım olduğunu söylemeden önceydi. Sözlerine gülmüştüm. Artık gülmüyorum.

İSA’NIN DİRİLİŞİ

Gülmekten vazgeçtiğim an, adımın daha önce sözünü ettiğim kayıt kitabına yazıldığı andı. Kutsal Kitap bizlere İsa’nın Tanrı Kuzusu olduğunu söylüyor. Şimdiki zamanı kullanıyor. Tanrı Kuzusu’ydu demiyor. İsa’nın günahlarımız için kurban edildiğini ve bedeninin eski zamanlardaki diğer peygamberlerinki gibi çürüyüp gittiğini söylemiyor. Dirilişi hakkında Mesih’le ilgili peygamberliği hatırlarsınız. “Bu nedenle içim sevinç dolu, yüreğim coşuyor, bedenim güven içinde. Çünkü sen beni ölüler diyarına terk etmezsin. Sadık kulunun çürümesine izin vermezsin.” (Mezmur 16:9-10, Eski Antlaşma) 

17 image11663 jesus burial grave face blocked 45İsa mezara konuldu. Yani bedeni oraya konuldu. ‘Yani, Tanrı öldü mü demek istiyorsunuz?’ diye soruyorsunuz. Hayır, sadece büründüğü insan bedeni işlevini durdurdu. Tanrı, bizim bedenlerimiz mezara konulduğunda bizim ölmüş olacağımızdan daha ölü değildi. İsa’nın mesken kurduğu beden mezara kondu mu? Evet, İncil bunu doğruluyor. İsa’nın öğrencilerinden biri, Roma Valisi Pilatus’tan İsa’nın bedenini istedi. Pilatus, çarmıhtaki Romalı askerlerin birinden ölümün gerçekten gerçekleştiğini öğrendikten sonra bu isteği yerine getirdi. 

“...Yüksek Kurul'un saygın bir üyesi olup Tanrı'nın Egemenliği'ni umutla bekleyen Aramatyalı Yusuf geldi, cesaretini toplayarak Pilatus'un huzuruna çıktı, İsa'nın cesedini istedi. Pilatus, İsa'nın bu kadar çabuk ölmüş olmasına şaştı. Yüzbaşıyı çağırıp, "Öleli çok oldu mu?" diye sordu. Yüzbaşıdan durumu öğrenince Yusuf'a, cesedi alması için izin verdi. Yusuf keten bez satın aldı, cesedi çarmıhtan indirip beze sardı, kayaya oyulmuş bir mezara yatırarak mezarın girişine bir taş yuvarladı.” (Markos 15:43-46, İncil)

Mesih’le ilgili peygamberlikler Mesih’in öleceğini önceden bildirdi. Fakat Tanrı’nın isteği, bedeninin mezarda kalması değildi. Aksine çürümeden, üçüncü gün ölümden dirilmesini istedi. Aranızda bu yazıyı okuyan bazılarınız, Tanrı’nın İsa için en büyük isteğinin, İsa’nın ölmemesi olduğuna inanıyorsunuz. Kutsal Kitap bunu söylemiyor. Tanrı’nın önemsediği, İsa’nın bedeninin çürümemesiydi.

İsa’nın, çarmıha gerilmesinden önce, çarmıha gerilmesi sırasında ve çarmıha gerildikten üç gün sonra neler olacağıyla ilgili kendi sözlerine kulak verin. Öğrencilerini önceden uyarmak ve olacaklar için hazırlamak amacıyla öğrencilerine birkaç kere şöyle dedi: 

“İnsanoğlu'nun çok acı çekmesi, ileri gelenler, başkahinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektiğini söyledi.” (Luka 9:22, İncil)

18 image11665 jesus burial grave empty tomb resurrection textxxx 45“Bundan sonra İsa, kendisinin Yeruşalim'e gitmesi, ileri gelenler, başkâhinler ve din bilginlerinin elinden çok acı çekmesi, öldürülmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektiğini öğrencilerine anlatmaya başladı.”  (Matta 16:21, İncil)

“Celile'de bir araya geldiklerinde İsa onlara, "İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama üçüncü gün dirilecek" dedi. Öğrenciler buna çok kederlendiler.”  (Matta 17:22-23, İncil)

“İsa, İnsanoğlu'nun çok acı çekmesi, ileri gelenler, başkâhinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üç gün sonra dirilmesi gerektiğini onlara anlatmaya başladı.” (Markos 8:31, İncil)

“Ben iyi çobanım. İyi çoban koyunları uğruna canını verir. Canımı kimse benden alamaz; ben onu kendiliğimden veririm. Onu vermeye de tekrar geri almaya da yetkim var.”  (Yuhanna 10:11,18, İncil)     

Melekler, Eski Antlaşma’da Yeşaya 53:11’deki gibi Mesih’le ilgili peygamberlikleri inceleyen peygamberleri izlediler, “Canını feda ettiği için gördükleriyle hoşnut olacak. RAB'bin doğru kulu, kendisini kabul eden birçoklarını aklayacak. Çünkü onların suçlarını o üstlendi.” Mesih, kendi sıkıntı ve acısının sonucunda ne görecekti? Taşıdığı suçlar, aklayıp cennete götürdü! Kurtarıcımız Tanrı için bu ne kadar harika bir görüntü! Siz bu satırları okurken, Tanrı, dünyanın her yerinden günahların cennete doğru gittiklerini izlemekte- Kurtarıcıları sayesinde. Mesih bunu öngörmüştü. Peki bu sıkıntıya değdi mi? Çarmıha gerilmesine değdi mi? “Gözümüzü imanımızın öncüsü ve tamamlayıcısı İsa'ya dikelim. O kendisini bekleyen sevinç uğruna utancı hiçe sayıp çarmıhta ölüme katlandı ve Tanrı'nın tahtının sağında oturdu.” (İbraniler 12:2, İncil)