YENİDEN TABLOYA BAKALIM
İkincisi, elyazmaları oldukça eskidir ve bu nedenle daha güvenilirdir. Müjde’ye ait İ.S. ikinci yüzyıla ait papirüs parçaları ve belgeler vardır, bunların sayısı üçüncü yüzyılda çok daha fazladır. Müjdeler ve Yeni Antlaşma’nın geri kalanının tam ölçekli elyazmalarının dördüncü ve beşinci yüzyıllara ait olduğu saptanmıştır. Bu, İncil’in yazımı ve şu an elimizdeki elyazmaları arasında önemli bir zaman boşluğu varmış gibi görünebilir fakat öyle değildir. Başka kadim Grekçe yazılarla kıyaslandığında Yeni Antlaşma belgelerinin farklı bir ligde olduğu söylenmelidir. Bunu doğrulamak için yeniden tabloya bakın. Örneğin, İ.Ö. 5. yy’da yaşamış Yunan tarihçisi Herodot’un en eski elyazması, Herodot’un yaşadığı ve yazdığı zamandan 1000 yıldan fazla yıl sonrasına aittir.
Üçüncüsü, kadim belgeleri kopyalama işlemi kusursuz olmasa da, yukarıda açıkladığım gibi, aslında oldukça güvenilirdir. Ayrıca, çağdaş araştırmacılar bu süreci anladıkları için ve Yeni Antlaşma’nın bu kadar çok metni olduğu için akademisyenler yazman hatalarını ve değişimleri yüksek bir olabilirlik ölçüsünde belirleyebilmektedir.
Selin Teyze, başkalarının kendisine ait orijinal tarifin nüshalarından sadece üç tanesini toplayabilseydi zor durumda kalırdı, değil mi? Hangisi daha ideal, orijinal tarifini doğru bir şekilde yeniden oluşturabilecekleri üç nüsha mı, yoksa yirmi altı nüsha mı?
Son olarak, metin eleştirmenlerinin bulguları ancak imanımızı güçlendirebilir. Son yıllarda İncil’in binlerce elyazması ışığa çıkarılmıştır. Bunların bazıları sadece Mısır’ın çöl kumları arasında bulunan papirüs parçalarıdır, bazıları ise çok eski manastırlarda uzun yıllar boyunca korunmuş iyi durumda olan elyazmalarıdır. Çevirmenler metin eleştirisi yöntemlerini kullanarak bu elyazmalarından orijinal Yeni Antlaşma’nın muhtemel bir okumasını ortaya çıkarabilmişlerdir. Bu araştırma alanında şöyle sorulara yanıt aranır: ‘Yeni Antlaşma orijinal Grekçe metni dürüst ve doğru bir şekilde yansıtıyor mu?’ ‘Elyazmalarında neden uyuşmazlıklar var? Bu farklılıkların nasıl ve neden ortaya çıktığına karar verebilir miyiz?’ ve ‘Yeni Antlaşma’nın hangi çevirisi daha büyük bir ağırlığa sahiptir? Değerlendirme kriterleri nelerdir?’ Bunlar bazılarımızın İncil ile ilgili olarak sorduğumuz sorular olmayabilir ama araştırmacılar bu soruları soruyor ve cevaplıyor. İyi haber Tanrı’nın sağlayışı sayesinde İncil’in çok sayıda elyazmasına erişimimizin mümkün olmasıdır. Araştırmacılar Yeni Antlaşma’nın, o yaşta bütün belgelerden daha iyi korunmuş olmadığı konusunda fikir birliğindedir.
İncil hakkında başka neyi işitmemiz iyidir? Metin sadece muazzam sayıda elyazması aracılığıyla korunmuş değil, aynı zamanda muazzam bir kalitede korunmuştur. Çeşitli elyazmaları kayda değer bir ölçüde fikir birliğine sahip. Mevcut farklılıklar, çoğunlukla yazım hataları, söz dizimi ve benzeri küçük meselelerle ilgilidir. Geriye kalanların çoğunluğu ise, elyazmalarının birbirleriyle kıyaslanmasıyla çözülebilir.
İNCİL HAKKINDA NEYİ BİLMEMİZ GEREKİYOR?
Elyazması kanıtları gözden geçirildiğinde, orijinal İncil’in kaybolmuş ve sonsuza dek yok olması bir yana, eleştirel bir şekilde yeniden oluşturulan Grekçe Yeni Antlaşma’nın Tanrı’nın Müjdeciler ve Elçilerin elleriyle yazılmasını sağladığı İncil’in asıl sözlerinden çok az düzeyde bir farklılığa sahip olduğu çıkarımı güvenle yapılabilir.
Metin eleştirisi karmaşık ve zor bir disiplindir ve pek azımız böyle bir işe girişiriz. Ancak araştırmayı yapanların çıkarımlarını okuyabiliriz. Peki, çalışmaları tamamlandı mı? Hayır, tamamlanmadı. Grekçe olarak kiliselerde okunmak üzere hazırlanmış kitapların (toplam 2.135 adet) incelenmesine daha yeni başlandı sayılır. Çok sayıda ufak tefek elyazması üzerinde hala çalışma yapılması gerekiyor. İlk kilise Babalarının Kutsal Yazılar’dan alıntıları da büyük dikkat gerektiriyor. Fakat bizleri şaşırtması ve İsa’ya gerçekten inanan kişiler olmaya yöneltmesi gereken şey günümüzde elimizde olan İncil’in güvenilir olmasıdır. İster, Grekçe metni, ister İngilizce, hangi çeviriyi okumayı seçersek seçelim- Türkçe, Rusça veya İspanyolca- harika bir gerçeği okuduğumuzdan emin olabiliriz. Okuduklarımız uzun zaman önce Yeni Antlaşma yazarları tarafından yazılmış olan sözlerden gerçek anlamda farklı değildir! Orijinal İncil elyazmalarının ne dediğini bilebilir miyiz? Evet, büyük bir güvenle söyleyebiliriz!
İNCİL'İN DOĞRULUĞUNU KONTROL ETME YÖNTEMLERİ KONUSUNDA EKSİĞİMİZ YOK!
Bundan yukarıda kısaca bahsettim ama Yeni Antlaşma elyazmalarının doğruluğunu kontrol etmenin yollarından biri ilk kilise Babalarının alıntılarını incelemektir. Bunlar “kilise babalarının alıntıları” olarak bilinir. Orijinal İncil’i yeniden oluşturmak için kullanılan kadim, Kutsal Kitap dışı kaynaklardandır. Matbaa ortaya çıkmadan önce, ilk dönem Hıristiyan çağında yaşamış kilise babaları, mektuplarını, vaaz notlarını, yorumlarını ve kitaplarını elle yazarlardı. Elyazmalarında İncil’in orijinal metni ve en eski nüshalarından pek çok alıntı vardır. Bazıları Yeni Antlaşma yazarlarının kendi el yazılarıyla imzalarını veya çok çok eski nüshalarını görmüşlerdir. Bazıları ise, Kutsal Yazılar’ın büyük kısımlarının nüshalarını kişisel olarak el yazısıyla yazarak çıkarmıştır. Bu yazılar orijinal metni doğrulamaya yardımcı olmaktadır.